Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

Arif231 Tarafından Yapılan Yorumlar

11.11.2008

Kitabın konusu ve kahramanları çok güzel gerçekten... Ancak gelişen olayların karşısında bazen Nava'nın başardığı imkansızlıklarıda okuyunca bir bayan için fazlaca abartılı diye düşünebiliyorsunuz. Her ne kadar bir Ajan olsada. Kitabın başındaki Caine'in kumar masasında poker oynarken elindeki kağıtlara göre bütün olasılıkları hesaplayıp yinede en düşük olasılığın gerçekleşmesi ve büyük bir para kaybettiği sahneyi soluk soluğa okumak çok zevkliydi. Her ne olursa olsun tavsiye ederim.
09.11.2008

Kitap üç bölümden oluşuyor... Birinci bölümde 17 Ağustos depremindeki ilginç noktalar ele alınıyor ve depremin bir doğal afet değilde yapay bir deprem olduğu konusunda görüşler savunuluyor. Bununda Nicola Tesla'nın yıllar önce icat edip üzerinde çalışmalarda bulunduğu yeraltındaki birikmiş enerjileri farklı coğrafyalarda belirli noktalarda yer yüzüne ufak depremler şeklinde açığa çıkartma çalışmalarının bir sonucu ile 17 Ağustos Depremini Amerikanın kontrolü altında İsrail'in yaptığı dile getiriliyor. Ancak depremin şiddetinin beklenilende çok fazla olduğu ve yıkıcı gücünün beklenilenden fazla olması neticesinde depremin hemen ardından 4 saat süre ile tüm Marmara'nın elektrik ve telefon hatlarının tamamen kesilmesi böylece insanların gerçeği görmesinin engellendiği dile getiriliyor. İkinci bölümde ise Ufolar konusunda Almanya'nın UFO araçlarını yüzyıllar önce yaptığı ve bu teknolojiye sahip olabilecekleri konusunda açıklamalar yapılarak Roswell kazası üzerindeki sırlar aralanmaya çalışılıyor. Netice itibarı ile Deprem ve Ufolar konusunda Kuran-ı Kerim'de geçen ayetleride yazar bize sunuyor. Son bölümde ise ekler adı altında konu özetlenerek UFO'lar ile Cinler arasında bağlantı olup olamayacağının sorusunun cevabı aranıyor. Özetlemek gerekirse kitap çok ama çok güzel. Kesinlikle herkese tavsiye ederim.
05.10.2008

Kitap ''PARANIN VE ŞÖHRETİN SATIN ALAMAYACAĞI AŞKLARA'' diye başlıyarak zaten sevda yarası çekenlerin kalbine bir kurşun sıkarak başlıyor... İşte kitaptaki en güzel şiirlerden iki tanesi:

SATILIK AŞK

Deniz gözleri
Ebrulu bakışlı
Sevdayı kendine esir eden
Omuzu şallı kız.
Söyle! Aşkını kaça sattın?
Kaç kere görücüye çıktı
Uzun saçların
Kaç pazarlığa teslim oldun
Söyle
Kaç kere gerçekten aşık oldun
Zaten herşey para olmuş
Ve para pul
Bir de sen aşkı satsan ne yazar.
Çünkü para
En kral delikanlıyı bile bozar

...............................................

BİR ÇİÇEK ALDIM

Dün gece yine yalnızdım
Sokağa çıktım
Ve kendime bir çiçek aldım
Kendim almamış gibi yürüdüm sokaklarda
Ve yalnız değilmişim gibi düşündüm
Ama her gece gibi
Dün gece de yalnızdım
Ve kendime bir çiçek aldım
Bir saat geri alınmış saatler
Ben geri almadım
Ve bir saat daha yalnız kalmadım
Bir masaya oturdum
İki çay ısmarladım
Ben içtim
sen soğuttun
sana söyleyeceğim her şeyi yuttum
çok dert etmedim
çünkü yoktun
dün gece yine yalnızdım
rahat ağladım
yokluğundan gizlemedim gözyaşlarımı
ve lambaları hiç karartmadım
dün gece
her gece gibi yalnızdım
sokağa çıktım
ve kendime bir çiçek aldım
sen sandım
Koklamadım.
04.10.2008

Kitap bir idam mahkumunun ölümü bekleyişini adım adım ele alıyor... Mahkumun o an yaşadıklarını an ve an yaşıyorsunuz. Heleki Mahkumun idamından önce kızı ile görüşmesi ancak gerek geçen zamanda saçı sakalının uzaması gerekse kızının küçük olması dolayısıyla kızı babasını tanımıyor... O anda adam hem sevinci hemde üzüntüyü birada yaşıyor. Ve kıza soruyor senin baban varmı? Evet var hemde çok yakışıklı diye cevap veriyor... Mahkum bu süreçte ise sürekli bir umut besliyor acaba affedilirmiyim diye ancak umutları sonuçsuz kalıyor ve giyotin başını gövdesinden ayırıyor...
23.09.2008

Bundan yıllar önce lisedeki edebiyat hocamızın verdiği ödev sebebi ile tabiri caizse zoraki bir şekilde okumuştum. Belki o zamanlar bu kitabın ne kadar güzel bir kitap olduğunu anlamamış olmalıyımki seneler sonra tekrar okuduğumda gerçekleri gördüm. Teşekkürler Hocam Bu imkanı bana verip bu kitabı okumamı sağladığınız için...

Yazara Göre Simyacıyı Okumak:

Herkes daha uykudayken, güneşin doğuşunu seyretmek için şafak vakti uyanmaya benzer...