E-Dergi

sis ve gece tamamen bir biri ile özdeş iki kelime
olayda gerçekleşen durumlar da kitabın başlığı ile aynı paralel likte sadece bu değil tabiki yazarın olayda neden hep tek kişi üzerinden oynuyo mesela sedatın neden hep olaylara bakıi açısı yorumlanıyo yada amcanın olaya bakış açısı neden biraz daha derinlemesine inilerek anlatılmıyo yazarın kitabını okurken benim ülkemde böyle yazarların varlığından inanılmaz bi haz duydum ve ben bu hazın herkesin de duymasını isterim bunun içinde yazardan bi isteğim yada ricam olacak o da şudur biraz şu kitap fiyatlarını düşürmeye çalışması çünkü inanın kimsenin kalkıpta bir kitaba bu kadar para vereceğini hiç sanmıyorum tabi kitabın sinemaya uyarlanması okuyucunun kitaba olan talebini artırıyor buda b kitabın biraz daha popülr olmasın sağlıyo umarım bu kitap fiyatlar biran önce düşmeye başlar yazara saygılarımı sunar başarılarını devamın dilerim

mehmet uzun aşk gibi aydınlık ölüm gibi karanlğı yazarken olay ve kahramanları gerçekle ne kadar özdeşleştirmiş orası tartışılır bir gerçek yazarın olayı anlatırken zaman anlatması okuyucuyu yarım kalmış zevklerle baş başa bırakıyor olayların bir sonuca bağlanmadan başka bi olaya geçilmesi okuyucuyu yarım kalmış duygulara sevk ediyo fakat yazar daha sonra ki olayı anlatırken okuuycuyu olaya odaklaştırmayı başarması bir diğer etkileyic yanlarından biri bir diğer olayda şu yazar keşke olaya tamamen gerçeklerden ibaret hale getirseydi o zaman kahramanların konumları dahada belirginleşecekti yani kısacası kevok un enazından kendisini öldürmsi yada bazı öldürmesi gerekirdi çünkü olayda yaşanan bir çok bölümü ben kişisel olarak yaşadım ve kevok denen olay kahraamanının bu davranışı malesef gerçek hayatta yaşanan bir olgudur yazarın bir gerçeği böyle dolaylıda olsa gün yüzüne çıkarması kendine olan saygımı bir kat daha artırdı çünkü bizim daha nice mehmet uzunlara hada çok ihtiyacımız var umarım böyle olay baklımdan daha kaliteli eserleri olur kendisine saygılarımı sunarım

kitabı içeriği tamamen karanlıkta kalan bi ulusun tarihinin belli bir kısmını ortaya çıkarmaya çalışıyor tabi tabi burda yazarın olaya bakış açısı da sonderece önemli burda yazar olayın tarafsızlığını korumak için oldukça çaba harcamış tabi eksikleri de gözen kaçmıyo mesela azınlık kelmesi çok kullanılmış çünkü kürtlerin tarih sahnesine çıkışlarından bu yana hiç bir zaman azınlık olabilecek kadar azalmamışlar beraber oldukları yabancı toplumlarda sayı bakımından her zaman çoğunkuğa sahip olmuşlardır bunun yanı sıra kürt halkı mücadelesi ilk çağlardan başlıyo bu da yazarın kaındığı konularda biridir tabi benim bu dediğim mücadelelerin yazılı ve özellikle sözlü edebiyatın ana konuları haline gelmi buda olaya aynı zamanda belge kaynağını sağlıyo her ne kadar eksik yanları bulunsada nacikutluay ı böyle bi girişide olduğu için kutlarım

sevgili can yücelin bu kitabı bu günedeğin okuduğum şiir kitapların başında geliyor desen sanırım yanılmam çünkü kitaba bi başlamanız artık tamamen kendini nizi kştaptan alamaycağınızanlamına geliyor tamamen sosoyalist konulları seçmeside kitabın bir diğer çekici yanlarından birini oluşturuyor kendisinib hayranı olduğumdan mıdır nedir kitapları nı okuduğum zaman bana tamamen bi enerji depoladığını görüyorum sadece can yücel için şunu diyebilirim kendisi gibi olmayı istediğim yegane insandır kendisine saygılarımı iletirim

bence yazarın beslendiği kaynaklar tamamen temelsiz çünkü atatürk kendisi bir suikaste kurban gideck kadar kör bi insan değilidi bir ülkenin kurtarıcısı kendisinin döst ve düşmanını tanımayacak kadar kapalı bi insan olamaz yazar burada tamamen kendisini ön plana çıkararak atatütrk üzerinden raklam yapmaya çalışıyo bence tamamen yersiz ççünkü herkes böyle bişeyin olmadığını çok iyi biliyo türkiye cumhuriyeti tarihinde bir suikast sonucu ölen biri varsa o merhum cumhurbaşkanı turgut özal dır yazara başka bir eserde başarılar diliyorum bu eser tamamen bizim tarihimizi irdelemizi değil tarihimize önnyargılı davranmamızı sağlar