E-Dergi

Yazarın efsanevi karakteri Bocsh'u bu kez farklı bir kimlikte, özel dedektif kimliğinde okuyoruz. Alışılagelmiş LAPD sahneleri daha az, fakat sürükleyicilik ve kıvam aynen devam ediyor. Bu adamın hiç kötüsünü görmedim, tüm romanlarını ve tabii ki bu sonuncuyu da öneriyorum. Aaa bir de, bu kez çifte final ve çifte sürpriz var!

Yazarların ABD silahları ile ilgili internetten edindikleri teknik bilgi kusursuz. Ama Ankarayı bir kez bile ziyaret etmeden uydurma bilgilerle betimlemeleri o kadar rahatsız edici ki, hayatımda yarım bırakıp çöpe attığım ilk ve şimdilik tek kitap olma onurunu kazandı. Soruyorum size, dünyanın hangi ülkesinde Genelkurmay Başkanlığının karşı sokağında evler vardır ? Ben bu kitabı ve devamlarını ciddi kitabevlerinin raflarında görmeye bile dayanamıyorum. Çok kötü, özensiz, saçma ve kalitesiz.

Da Vinci Şifresi ile ülkemizde tanınan yazarın bir önceki kitabı ve kesinlikle en az Da Vinci Şifresi kadar başarılı. Roma ve Vatikan'ın mistik havasını size yaşatan, güçlü tasvirleri ve sağlam ve sürükleyici kurgusu ile sizi ilk sayfasından itibaren kendisine mecbur bırakan bir roman.

Herşeyden önce Michael Crichton severlerin zevkle okuyacağı bir roman. Bununla birlikte, yazarın alışık olduğumuz ansiklopedik bilgi sunan tarzına daha bir ağırlık verdiği özel bir kitap.
Asıl önemli olan ise, çevre koruma adına bize yerleştirilmiş bütün önyargıları yerle bir ediyor. Bu nedenle herkese önerebilirim.
Tek can sıkıcı yanı ise çevirisi. Aynı çevirmenin başka çevirilerine de okumak zorunda kalmıştım, onlarda da durum aynı idi. Böyle bir roman için bu çevirmen gerçekten talihsizlik.