E-Dergi

Günümüzün en popüler padişahı 2. Abdülhamid'in dönemini bir de "Türk Aydını" Halide Edib Adıvar'dan okuyun. Batılılaşma ve Muhafazakarlık ikilemini ve eleştirisini döneminin siyasal ortamında yaşanan acılarla birlikte çok güzel anlatmış. Okurken bazı şeylerin değişmediğini düşünebilirsiniz. Rabia'yı okurken acaba ne kadar Halide Edib diye düşünmedim değil. Hele kitabın sonundaki Gözpatlatan Muzaffer okuyunca yazarın gerçekçiliğine ve nüktedanlığına hayran olmamak elde değil.

Kitabı okurken erkek egemen toplumlarda erkek aldatırsa sıradan olur kadın aldatırsa 1062 sayfa roman olur, bende yazardım bunu dedim (yazabileceğimden değil tabii) ve kitabın abartıldığını aslında basit bir kitap olduğunu düşündüm. Ancak kitabın sonlarına doğru Anna'nın yaşadığı zorlukların sonucunda giderek artarak ruhsal durumunun bozulmasının anlatıldığı bölümler kitabı eşsiz kılmış.

Arkadaşıma aldım, arkadaşımın yorumu; Gabriel'in eserleri anlayıp bağlantı kurabilenler için eşsiz ama diğerleri için anlamsız kalmaya mahkum :(

744 sayfa olması gözünüzü korkutmasın çünkü sayfalar ilerledikçe sizi daha çok içine çekecek ve ne olacağını daha da merak edeceksiniz. Çünkü bu bir polisiye roman. İlk başlarda kitabın nasıl sonuçlanacağını doğru tahmin ettiğinizi ve bunu çok kolay yaptığınızı düşünüyorsunuz. Ancak tahmininiz doğru da olsa tek başına yeterli olmadığını çünkü iyi yazılmış bir polisiyenin doğası gereği tahmininize paralel çok çeşitli yan sonuçlarında olduğunu göreceksiniz. Ben kitabı çok beğendim ve doğrusu 2. baskısını yapmamasına da çok şaşırdım.

Okurken beni en çok ağlatan kitaptı. Belki de bu sebepten en sevdiğim kitaptır.