E-Dergi

Kitabın il yayınlanış tarihi 1829 ki yazar o zaman 27 yaşında imiş. 189 yıl önce idam cezası üzerine yazılan edebi bir eser olarak günümüz dünyasıyla karşılaştırılınca çok çarpıcı. Ancak edebi açıdan çok da beğendiğimi söyleyemem.

Zweig'in bence en iyi öyküsü. O kadar iyi ki 80 sayfanın sonunda okuyanlar arasında kitabın konusu hakkında bir anket yapılsa en az üç farklı cevap çıkacaktır. 80 sayfaya sığdırdığı çeşitlilik daha önce okuduğum hiçbir öyküde yok. Hikayeyi okurken hikayenin akışı yönünde tahminde bulunmanız neredeyse imkansız ki bu da hikayenin konusu hakkında farklı görüşlerin sebebi.İlk başta hımbıl kocasını ve çocuklarını bırakıp kaçan bir genç kadın üzerine Zweig'in ahlaki yaklaşımını okuduğunuzu düşünüyorsunuz ama bir bakıyorsunuz bu örnek olay üzerine eşinin vefatından sonra hayatta yalnızlığa düşen olgun bir kadınla oğlu yaşındaki bir erkekle yaşadığı aşkı anlatıyor sanıyorsunuz.Sonunda da bir bakıyorsunuz ki kumarbazlara asla inanılmayacağını kumarbazların da tıpkı madde bağımlıları gibi ahlaki değerlerini nasıl yitirdiklerini anlatan bir hikayeyle son buluyor. Hepsinden de önemlisi Zweig'in belden aşağı ahlak anlayışına eleştirisini okumuş oluyorsunuz.

Hali vaktinde bir insanın erdem saydığı değerleri yaşamın doğal akışı içinde hiç farkında olmadan bir anda nasıl çiğnediğini ve bundan da duyduğu acıyı anlatır. Hayat bazen öyle tesadüfler koyar ki önümüze hiç yapmam dediğimiz sonrasında da utanç duyacağımız davranışları gösterebiliriz...

Kitabın kahramanı çocuk, her çocuk gibi bir an önce büyüyüp çocuk olmanın verdiği kısıtlamalardan ve yasaklardan artık sıyrılmak ister. Büyüdüğüne inandığı zaman da büyüklere özgü davranışlar göstererek bilmeden büyüklerin yakıcı sırlarının ortaya çıkmasından korkmalarından kaynaklanan zaaflarından faydalanarak büyükleri nasıl kontrol ettiğini anlatan bir öykü.

Her iki dünya savaşını da yaşamış olan Zweig'in öykücülüğünün en karakteristik yanlarından birisi de mutlak olarak savaş karşıtı olmasıdır. Kitaptaki birbirinden farklı 5 öyküden birisi olan "Leman Gölü Kıyısında Olay" adlı hikaye eşsiz bir savaş karşıtı öyküdür. İnanılmaz dramatik bir öykü olmasıyla beraber bir o kadar da gerçekçi olan ve savaş gerçeğini anlatan öykü, ilkokullarda tüm dünya çocuklarına da okutulmalıdır ki belki savaşın dramı öğrenilebilir ve savaşlar da azalır.