E-Dergi

Yine o incecik ama içi dolu kitaplardan..İlah,rabb,ibadet ve din gibi sulandırılmış kavramların hakkını teslim eden çok mühim bir çalışma.Sadece tefsirle ilgilenenler için değil,doğru bir Tevhid anlayışı kazanma adına her müslümana lazım olan bir kitap.

Çoğu yerde ezilmişleri yani ki lanetli sınıfı savunma adına,mertlik adına insanı fişekleyen bir kitap;ama neden böylesine saldırgan?İnsan nezaketini yitirmeden de anlatabilmeli bazı şeyleri.Kimi yerde içten içe eleştirdiği 'beyazları' çekemiyormuş gibi geldi bana İdris Özyol.Tabii bunlara rağmen başından sonuna kadar altını çizdiğim yazıları da yok değil.

Bilgelik dolu mektuplar..İster miydiniz 61 tane böylesi mektup gelsin posta kutunuza?Ve dudağınıza değen mızıkanın sıcaklığını duymak ister miydinz kalbinide?Hüzünlü,umutlu,sabırlı,candan ve şiir gibi..

İncecik bir kitap...İçine daldığınızda derin mi derin..Sadık Kılıç yoğun bir anlatım gücüne sahip.Sözü dolandırmadan kısa;ama en iyi anlatılacak biçimde söylüyor.Kendi içindeki bütünlüğü bozmadan taşları yerine oturtuyor.Bireylerde başlayan yozlaşmanın topyekun bir toplumu nasıl çürütebileceğini Kur'an ekseninde anlatıyor kitabında.Kendine yabancılaşmış insanın ruh durumunu anlattığı bölüm okunmaya değer.Ben eski bir kitapçıda bulmuştum bu kitabı bilmem ki siz bulabilir misiniz?Umarım tekrar satışa çıkar.

Ben bu kitabı okuduğumda acımasız bir değerlendirme mi bilmiyorum ama keşke Cihan Aktaş roman yazmasa dedim.Uzun boylu bir gevezelik gibi geldi bana.Zira onun öykülerinin tadı yoktu kitapta.O az sözle çok şeyler anlatan öyküler...Evet, anlatılan dönem önemli; ama bu kadar kendini tekrar eden sayfa olunca sıkıcı bir hal alabiliyor.Yurt ortamının birbirine benzeyen monoton günleri bu kadar çok yer almasaydı keşke.Biraz merak uyandırırdı ve sürükleyici olabilirdi o zaman.Seni Dinleyen Biri yeni romanı Cihan Aktaş'ın.Umarım aynı hayal kırıklığını yaşamam.