E-Dergi

Ne kadar kendiyle barışık bir insan Mina Urgan.Ne güzel dolu dolu geçen bir ömür.Zevkle okunacak bir kitap.Türkiyenin bilim kadınlarından biri.Bir dil bilimci.

Tarih öncesi uygarlıklar her zaman ilgimi çekmiştir.Bu kitapta anlatılanlara göre mısır uygarlığının atalarını Atlantisliler oluşturuyordu.Galaksimiz ortalama 3000 yılda bir, başka galaksilerle yakınlaşmaktadır.Bu sırada uzaylılarla yakın temas olmakta ve dünyaya gelişleri mümkün olmaktadır.Atlantis çok gelişmiş bir uygarlığı temsil ediyordu.Nitekim bilim,bulunan kristal kafatasının sırrını hala çözebilmiş değildir.İçine aldığı ışığı sadece gözlerinden yansıtabilen bu kristallerden lemuryalılar kullanıyordu.
Her ne kadar fantastik görünse de bilimin bu yönüne ilgi duyanlar için ilginç bir kitap.

Okuyucuyu şok eden açıklamalar var.Biraz yanlı gibi geliyor insana.Çünkü sürekli olumsuz yanları sergilenmiş Osmanlılar'ın.Ama çoğu padişahın eşinin yabancı olduğu da kesin.İçinde abartlılı anlatımlar var elbet fakat gerçek olanlar da görmezlikten gelinmesin

Osmanlı'yı anlatan bu tür kitaplarI okuduktan sonra Haliç'e bakarken hep aklıma elleri ayakları bağlanıp oraya atılan kadınlar geliyor.Gerçekten böyle şeyler yaşandı mı dersiniz?canice katledilen isimsiz bedekler geliyor.Padişah türbelerinde bulunan onlarca küçük bebek mezarları da bunu kanıtlıyor galiba.İnsanlar çıkarları uğruna kendi çocuklarını bile ölüme atmaktan çekinmemişler.

Okurken kendimi o dönemde yaşıyormuş gibi hissettim.Hadım edilen Abdullah'ın acısını adeta yaşadım. içimi acıtan Abdullah'ın fiziksel acısından öte ruhsal acısı oldu.Osmanlılar içindeki hiyerarşik düzenin ne kadar can yakan yönleri olduğunu gözler önüne seriyor.