E-Dergi

i.özel i tanıdığımda 10 yaşındaydım..kasetini dinlerdim..sesi bana hep elimden kayıp giden ve sonra demirlere çarpan madeni paraları hatırlatırdı..sonra i.özel ablamla abimin ona dair konuşmalarına sızabilmem için mutlaka anlamam gereken bir adam oldu..erbain ini alır evirir çevirirdim..sonra şiirden birşey anlamayınca kapağını incelerdim..kitap kapağındaki buğday başakları sanki rüzgarla dans ederdi..kaç kez buldum bu şiirin açıklaması budur işte deyip kitaba koştum ve her seferinde şiirin açıklanabilir birşey olmadığını anlayarak hüsrana uğradım.....sonra ismet özel okumayı da şiiri de bıraktım....ne demek istiyor diye düşünmekten ,anlamaya çalışmaktan çok sıkılmıştım......ama bir gün şairin de dediği (gibi yaşadıktan-yaşanmışlıklardan sonra) elime kitabı aldığımda "vay be!" dedim bende.......(haddim olmayarak ) tavsiyem odur ki kitaplığınızda bir ismet özel kitabı olsun...sizin ilginizi çekmezse onunla ilgilenecek bir çocuk mutlaka çıkar...kimbilir belki farkında olmadan o çocuğun dünyasını değiştirirsiniz.......

90'lı yılların sonuydu, umutların tükendiği bir gündü...gazeteyi açtım idris özyol büyük bir coşkuyla 'YEDİ DÜVELE GÖSTERE GÖSTERE İNADINA BAĞIRA ÇAĞIRA AŞIK OLUN' diye haykırıyordu......içimi tuhaf bir sevinç kaplamıştı.....şimdi ne zaman umutsuzluğa kapılsam, ne zaman unutsam ya da hatırlasam acılarımı, ne zaman kendimi ezilmiş hissetsem, ne zaman öfkelensem, sevsem .......yıllar önce zar zor bulabildiğim bu kitabı karıştırırım....