E-Dergi

Kitabın Servet-i Fünun döneminde yazılmış olması beni çok şaşırttı. Bugün bile yargılayabildiğimiz bir olay 100 yıl öncesinde yazılmış. Ancak çok da güzel yazılmış. Tüm karakterlerin düşüncelerine çok önem verilmiş ve bu yüzden ayrıntılı bir şekilde anlatılmış. Bu yüzden hangi karakterden bahsediliyorsa bir anda siz de o karakter oluveriyorsunuz. Ama yayınevinde ciddi problem var. Tamam, belki eserin orijinalliği bozulmak istenmemiş olabilir ama parantez içinde verilmiş olması -her ne kadar eski kullanılan Türkçe kelimeler hakkında bilgi verse de- akıcılığı bozuyor ve bazen olaydan kopmanıza neden oluyor.

Aslında biraz zorla okuduğum kitapta başlangıçta çok sıkılmama rağmen kurgusu dolayısıyla çok büyük keyif aldım. Bazı yerler sıksa da kurgusu ve Orwell'ın düşsel gücüyle bunları göz ardı edebiliyorsunuz.

Günümüz güncel kitaplarına bakıldığında onlara göre çok faydalı ve okunası kitap. Hepimiz günlük konuşma dilinde bazı deyimleri kullanıyoruz ancak bunların basit anlamlarını bilmek pek de işe yaramıyor. Deyimlerin hikayelerini öğrendiğinizde genel kültürünüzün arttığını ve günlük konuşma dilinizde deyim kullanırken daha bilinçli bir şekilde kullandığınızı farkedeceksiniz.

Güzel bir kitaptı. Ancak ben çok daha farklı bir son bekliyordum. Çünkü fantastik bir seri olması nedeniyle inandırıcılık kazanması çok zor. Ancak Meyer, Alacakaranlık'ta bunu o kadar iyi yapmış ki sanki gerçek gibi bakıyorsunuz tüm olanlara. Fakat Şafak Vakti'nde olan bazı şeylerin detayına indiğinizde inandırıcı olmadığının farkına varıyorsunuz ve bu da kitaptan soğumanıza neden oluyor. Güzel bir sondu. Ama Meyer'ın tüm kitaplarına bakıldığında çok daha güzel bir son olabilirdi. Herşeye rağmen beğendim ve bitmesine üzüldüm..

Çok güzel bir kitap. Ancak biraz Alacakaranlık'ın temasından çıkmış. Çünkü Alacakaranlık'ta asıl tema aşktı. Vampirler ve çevresinde gelişen olaylar ikinci planda kalıyordu. Yeniay'da ise vampirler ve çevresinde gelişen olaylar ilk plana gelmiş. Bu biraz konseptini değiştirse de kaliteli bir kitap olmuş..