E-Dergi

Alev ALATLI kitaplarının sıkı bir okuyucusu olarak bu kitabını biraz sıkıcı bulduğumu söylemek isterim. Hollywood'u kapatırken biraz fazla detaya inmiş Alev Hanım. Çok fazla isim, çok fazla film, ilişkiler... Bir de çevirisi verilmeyen ingilizce cümleler var. Kendisinin olağanüstü bilgisi ve milli duruşuyla gerçek bir aydın olduğunu düşünenlerdenim. Ama usta bir yazar olmadığı kanısındayım.

Bazı kitaplar vardır, acı verir ama okunması zorunludur. 1984 de onlardan birisi. Benden önce yorum yazan arkadaşlar gereken her şeyi yazmış zaten. Uzatmayayım o zaman: Bu kitabı okuduktan sonra dünyaya asla eskisi gibi bakamayacaksınız.

"Ölü Canlar"ın, "Müfettiş"in, "Palto"nun yazarından, çağdaş Rus edebiyatının babası sayılan Gogol'den insan daha iyisini bekliyor. Kitap kötümü? Değil. Ama okunması gereken bir kitap da değil. Buram buram Slav milliyetçiliği kokuyor. Sanırım Gogol sistemden gördüğü baskıya karşı bu kitabı yazdı ve "alın size yazmamı istediğiniz türden bir roman" dedi.

Savaşın anlamsızlığı üzerine yazılmış bir mizah başyapıtı! 1.Dünya Savaşı yıllarında Avusturya-Macaristan imparatorluğunun köhne,geri kalmış yapısını ortaya koyuyor ve o düzeni yerden yere vuruyor. Ama kitabı evrensel yapan nutuklarda,gaztelerde anlatılan savaş hikayelerini değil, askerlerin yaşadıklarını anlatması ve onların dilinden savaşın anlamsız ve acımasız yüzünü ortaya çıkarmasıdır. Gerçekten vatan savunması söz konusu değilse "savaş cinayettir".

Kusura bakmayın ama Rus edebiyatının tadını aldıktan sonra Fransızlar çok hafif ve sıkıcı kalıyorlar. "Savaş ve Barış" , "Suç ve Ceza" gibi romanlar yanında bunlar romancık kalırlar.