E-Dergi

Filmini kitabı okuduktan sonra izlemiş ve kitabında etkisiyle büyük bir düşünce dehlizine dalmıştım. Üstadı övmeye ne hacet...

Keşke anlayabilsek, keşke anlayabilsek...

Mustafa Kutlu'yu pek sevdiğim bir ahbabım tavsiye etmişti, tevafuk odur ki ilk okuduğum kitabı Uzun Hikâye'dir. Derin tasvirlerine alıştığımız klasik Türk edebiyatından, yeni nesil edebiyatçılara yöneldiğimizde çok zaman hayal kırıklığı yaşayabiliyoruz. Bunu A. Günbay, E. Şenlikoğlu gibi yazarlarda bir kaç kez tecrübe ettim ne yazık ki...

Lâkin Uzun Hikâye, yani Kutlu ben de daha farklı, daha lezzetli, daha özgün tatlar bırakmıştır. Bir yol kitabıdır, bir trende kitap okuma meraklısı için bu gayet cezbedicidir. Gerçi kitabı şehir içi halk otobüsünde bitirsem de, o dünyaya daldığımda hissettiklerim en nadide yolculuklarda olduğu kadar güzel olmuştur.

A. Günbay'ın okuduğum ilk romanı, tasvir yeteneği üstün olmasa da, temayı güzel işleyebilen bir yazar. Kitap okuma alışkanlığı kazandırması muhtemel kalemlerden bir tanesi...

Her Türk vatandaşının okumakla mükellef olduğu bir eser. Mehmet Âkif sadece İstiklâl şairi değil, ülkemizin yetiştirdiği en büyük muharrirlerden biridir.

Necip Fazıl Kısakürek... İmânı, inancı, Hakk'ı ve hakikâti üstün tutan bir gençliğin... deresi, çayı, ırmağı, gölü, denizi, okyanusu... Ondan bu günün şartlarında nasiplenmemek; bu serinliğe, bu nûra, bu güzelliğe kavuşamamak demek..."

Mahmut Sayar
"Garip dinin; garip muharrirleri", izdüşüm, 2003
___

İbrahim Ethem - Hiç ayrılmamaya, büsbütün kalmaya gidiyorum!

( Derinlerden, müziksiz koro halinde bir ilâhi... )

Toprakta kimler yatur?
İğnesin suya atan,
Balıklara getirten,
İbrahim Ethem yatur!...

Fevkalade, fevkalade, fevkalade...