E-Dergi

Arkadaşlar pes doğrusu! Kitabı almak isterken yorumları okumaya başladım. İlk okuduklarım son yazılanlardı; o kadar olumsuzlardı ki geriye dönüp 5 yıl önceki yorumları da okuma ihtiyacı hissettim. Yorumlar garip bir şekilde giderek birbirinden etkilenen bir zincir halinde bozulmuşlar. Yapmayın yahu! Bu kitabın ne adı ne ürün bilgisi sır çözme iddiasında değil ki! Bu sadece insanlığın üzerinde düşündüğü bazı gizemlerden haberdar olmanızı sağlamaya yönelik yazılmış bir kitap. Yazarın elinde sihirli değnek mi var ki insanlığın çözemediği tüm sırları alıp hepsini çözerek size kitap yazsın! Felsefe nedir mesela, cevap bulmak mı! Felsefe nasıl sadece sorular ve sorunlar hakkında tutarlı bir şekilde düşünme sanatı ya da hatta fikir üretme sporu ise, burada da bir yazar bu sırlarla ancak bunu yapar. Gizemli konuları alır, sizi bu gizemlerin ne olduğu ile ilgili bilgilendirir ve çok çok kendince bu gizemler üzerine birer tutarlı düşünme alıştırması yapar. Affınıza sığınarak, olumsuz yorumlarınızdaki tutarsızlıklardan yola çıkarak kitabı alıp biraz da ben zihnimi şenlendirmek istiyorum. İnsanlığın çözemediği sırları çözemem ama, fikir yürütmek için materyal toplamış olurum en azından. Mazur görün, saygılarımla.

Kitap ve konusu ile akademik anlamda ilgilenenlere tavsiye ederim. Yapılan araştırmalar ve belgelerine yer verilen kitap, araştırmacılara rehber olabilir. Ancak ben sadece İran'ı kişisel olarak inceleyen bir insan olarak aldım ve elbette yapılan araştırmaları roman gibi okumak pek keyifli olmadı :) Tabi bunda kitabın bir kusuru yok. Benim aç gözlülüğümle ilgili olduğunu kabul etmeliyim :)

Yorum yapan bir arkadaşım kitabın akıcı bir dille yazıldığına işaret etmiş; çok da iyi etmiş. Bu kitabın en beğendiğim yönü, yazım, anlatım ve imla yanlışlarının yok denecek kadar az olması. Çevirmeni kutlamak gerek, dilimize çevirinin en ince detaylarına kadar mükemmel yapıldığına şahit oldum. Uzun zamandır hatalara takılmadan okuyabildiğim ilk kitap oldu. Dilimize olan sevgim, çoğu zaman elimdeki kitabı ilk sayfalarında terketmeme neden olurken, bir kitabı bir oturumda bitirmek güzeldi doğrusu. Yazar akmış, çevirmen akıntıyı durdurmamış; okunası bir kitap olmuş, tavsiye ederim.

Bir tavsiye kitabı olarak okudum, başucu kitabı olarak almaya karar verdim. Aydın ve kendini aydın zannedenler arasındaki en anlamlı ayrımı ortaya koyan ve belki de doğru söylediği için dokuz köyden kovulan Said'in bu eserini herkese, yürekten tavsiye ederim. Gerçek aydınlara ihtiyacımız var!

Türkiye, Batılı ülkelerce nasıl bir Arap ülkesi sanılıyorsa, biz de İran'ı bir Arap ülkesi olarak görüyoruz. Oysa İran Bir Fars ülkesidir, bambaşka bir kültürdür ve bize Arap ülkesi demek ne kadar doğruysa, İran'a da Arap ülkesi demek o kadar doğru olur. Türkiye'ye dayatmaya çalışılan Arap Kültürü, İran'a çoktan dayatılmıştır. Bence kitabı değerlendirirken, bu dayatmayı kimin, neden ve nasıl yapmış olduğunu da düşünerek değerlendirmek gerekir. Bu bir satranç oyunu, oyunu başlatanlar, oyunu yönlendirmeye devam ediyor o kadar! Olan yine masum insanlara olacak; sizden bizden farklı olmayan insanlara...