E-Dergi

Prof.Dr. Erol Manisalı'nın AB'nin ne olup ne olmadığını,Türkiye'nin AB ilişkileri sonucunda ne kazanıp ne kaybettiğini neden sonuç ilişkisi içerisinde anlattığı çarpıcı bir kitap.

Günümüzde AB karşıtlığının önemli isimlerinden olan Manisalı kendi fikrinin dayandığı bilgileri ve temelleri sarsılmaz bir sağlamlıkla ortaya koyuyor.

Kitap şimdiye kadar gördüğüm en detaylı mitoloji kitabı.

Mitoloji denilince bir çok insanın aklına Yunan ve Roma mitolojileri gelir.Bu kitapta dünyanın her yöresinden mitolojiler bulmak mümkün ama kitabı benzerlerinden farklı kılan Rosenberg'in hemen her bölümde görebileceğimiz eşsiz yorumları,özellikle bu konuyla ilgilenen herkesin aşina olduğu Yunan mitolojisi üzerine tespitleri insanı sığ sulardan entellektüel derinliklere doğru yolculuğa çıkartıyor.

Kitap içerisinde özellikle misk, amber vb. parfüm hammaddelerinin nereden elde edildiğini öğrenebilirsiniz.

Napolyonun kolonyayı sadece vücuduna sürmediğini, bazen içtiğini,yatak odasındaki parfüm kokusunun 60 yıl boyunca etkisini gösterdiğini bu kitaptan öğrenebilirsiniz.

Bütün bunlar ilginizi çekmiyorsa, günümüzde özellikle büyük firmaların ve ünlü kişilerin adına üretilen parfümlerin ve parfümlere ait flakonların ne tür pazarlama tekniği oluşturduğunu öğrenmek ilginizi çekecektir.

Günümüzde özellikle hemen her gün tükettiğimiz temel gıda maddelerinin en önemlilerinden şekerin, geçmişten bugüne soframıza ne tür sosyo ekonomik koşullarla geldiğini anlatan harika bir kitap.

Özellikle ortaçağda sadece kalbur üstü aristokratların sofrasını süsleyen şekerin, ( Kitap içerisindeki Ortaçağ Avrupasında bir şatoda geçen ziyafeti anlatan anektot harikadır. Badem sütü ile terbiye edilmiş dana etlerini yedikten sonra tatlı olarak karamelden yapılmış bir geyik figürünü sofralarına getirten ev sahibi,göğsünde şekerden yapılmış bir ok taşıyan ve ok çekildiğinde içinden kırmızı şarap akıtan geyik şekilli tatlıyı konuklarına ikram eder.) sanayi devrimiyle birlikte daha yaygınlaşmasını ( belkide bunda şekerkamışının Avrupaya daha rahat ve maliyetsiz getirme olanakları ve şekerin vücut için bir enerji kaynağının keşfinin etkisi olabilir.)anlatır.

Kitabı okuduktan sonra kendinize şu soruyu sorabilirsiniz : Günümüzde özellikle her kesimin sofrasında bulabileceğimiz kola, dünya genelinde neden bu kadar fazla tüketilmektedir?

John Steinbeck'in ilk yazdığı kitaplardan sanırım. Konu ve tarz olarak diğer eserlerine pek benzemiyor. Korkusuz ve idealist bir korsanın fethedilmesi çok zor olan ( İstanbul gibi) Altın Kupa lakaplı Panama şehrini ele geçirmek için verdiği mücadeleyi ve sonrasında orada yaşadığı aşkı anlatır. Steinbeck hayranı değilseniz kitaptan sıkılabilirsiniz.