E-Dergi

Okurken ve okuduktan sonra idam ve ceza konularında oldukça düşünmeme sebep olan ve bir takım yeni fikirler edinmemi, eskileri de kazımamı sağlayan eser. Bir mahkumun ağzından idam gününe kadar yazılan bu eser müthiş etkileyici bir dil ile yazılmış ve zamanında çok tartışma yaratmış. Kitabın başlangıcında kitabın o dönemde gördüğü muameleye yönelik tiyatrosal bir yazı da bulunmakta. Victor Hugo bir idam cezasına denk geldiği zaman yazmaya karar vermiş ve şöyle demiştir: "Ellerini yıkamak iyi, kanın akmasını engellemek muhteşemdir."

Bir adamın hayatın anlamını tek bir gecede bir kaç olay silsilesi sonrası bulmasını her zaman ki akıcı ve güzel diliyle anlatmış Stefan Zweig. Okurken bir oradan bir oraya karakter ile savruluyor ve heyecanlanıyorsunuz. Okunmaya değer, okunmalıdır.

Franz Kafka'nın babası yaşarken yazdığı ama göndermediği ya da babası öldükten sonra yazdığı söylenen daha sonra kitaplaştırılan mektupların toplamı. Franz Kafka'nın kişiliği üzerinde çok büyük etkisi olan babasına yazdığı mektupları okuyunca neden böyle eserler yazdığını anlıyor insan. Altı çizilecek ve iç burkacak bir çok şey var içerisinde. Babasına hiç vermediği/veremediği halde babasından çekinerek yazmadığı kısımlar olduğunu yazmış mektuplarda. Genel anlamda içli mektuplar silsilesi. Okunmaya değer.

Stefan Zweig bir konu hakkında taktir edilecekse bu, bu kadar az sayfayla çok şey anlatıyor oluşu olabilir. Bir Çöküşün Öyküsü oldukça kısa ama güzel bir anlatım ve hikayeye sahip. İçinde güzel mesajların da bulunduğu güzel bir eser.

Okuduktan sonra Dostoyevksi'nin "Hepimiz Gogol'un Palto'sundan çıktık." sözünün aklıma geldiği kitaptır kendisi. Gogol'un Palto'unu okuyanlar ne demek istediğimi anlayacaktır. Konunun işlenişi, duyguyu okuyucuya geçirme ve dramın dozu muhteşemdi. Okurken çok zevk aldığım bir eser.