E-Dergi

öncelikle çok güzel bir kitap okuyan asla pişman olmaz. anlaşılır akıcı ve hemen okunabilecek bir kitap, savaşın ve insan ruhunun derinliklerini keşfeden bir başyapıt. Yazar, Çeçen ve Rus halklarının çatışması üzerinden karakterlerin içsel çatışmalarını kimlik arayışlarını güçlü bir şekilde işlemiş. karakterlere olan derinlemesine bakışı özellikle Hacı Murat'ın içsel dünyasına güçlü bir empati uyandırmakta. Hacı Murat karakteri sadece bir kahraman veya savaşçı olarak değil aynı zamanda toplumsal, ahlaki ve bireysel bir varlık olarak ele alınmış. Böylece okurken okurun karaktere sempati duymaması elde değil. Eser Tolstoy'un klasik savaş temalarına olan yaklaşımının ne denli olgunlaştığını da göstermekte. Edebiyatın sadece bir eğlence aracı olamadığı aynı zamanda insan yaşamını anlamaya yönelik bir araç olduğunu anlatan bir eser.

Kelile ve Dimne hikaye anlatıcılığı ve ahlaki dersler sunma açısından tarihin en etkileyici eserlerindendir. Eserin temel yapısı hayvanlar üzerinden evrensel insan davranışlarını eleştirmek ve bireylerin ahlaki değerlerini geliştirmeye yönelik dersler vermektir. özellikle hikayeler arasındaki bağlantılar ve bunların iç içe gecmiş yapısı metinlerin okuyucu tarafından daha iyi anlamasını sağlamaktadır. Kitabın dikkat çeken bir diğer özelliği ise alegorik anlatım kullanılarak dönemin yöneticilerine mesaj vermesidir. son olarak, içerisinde edebi yönü kadar kültürel etkisi ve insan doğasına dair derin bir gözlem bulunduran bu eser okurun ilk sayfasından son sayfasına kadar sıkılmadan okumasını sağlar.

yazar, dönemin toplumsal yapısını ve ahlaki değerlerini eleştirir ve bireysel özgürlük arayışını ve bu arayışın doğurduğu sonuçları incelikli bir dille anlatır. eser sadece bir karakter hikayesi değil aynı zamanda bir dönemin ve onun sosyal yapısının eleştirisidir. sıradan bir kasaba hayatı ile bireyin arzuları arasındaki çatışmayı anlatır. yazar çevreyi ve karakterlerin ruhsal durumlarını çok güzel betimler. eser toplumsal rollerin birey üzerindeki etkisini gözler önüne sererken hayal kırıklıkları ve beklentiler arasındaki çelişkileri ustalıkla işler. yazarın betimlemeleri ve karakterin iç dünyasını aktarmadaki başarısı okuyucunun kendini hikayenin bir parçası gibi hissetmesini sağlar.

kitap, edebiyat eleştirisi niteliğinde bir denemedir. yazar, eserinde edebiyatın ve sanatın toplumsal değişimleri ve politik olaylar karşısında aldığı konumu, dönemin yazarlarının tutumlarını ve sanatsal ifadelerin etkisini incelemektedir. yazar, eserde 20. yüzyıl ingiliz edebiyatına, özellikle George Eliot, Henry Miller ve James Joyce gibi yazarların eserlerine odaklanmaktadır. denemenin merkezinde Henry Miller'ın yengeç dönencesi kitabı yer alır. Orwell Miller'ın yaklaşımını pasif bir kabullenme olarak nitelendirir ve bunu balinanın karnında olmak metaforuyla açıklar. eser edebi eleştirinin yanında sanatçının toplumdaki rolü üzerine derin bir felsefi sorgulamadır. yazar, okuyucuyu yalnızca sanat eserlerini değil sanatçının toplumsal sorumluluğunu da düşünmeye teşvik eder.

1786 yılında yazılan bu eser, Abbasi halifesi Vathek'in hikayesini anlatmaktadır. Vathek sınır tanımayan hırsı ve hedonist yaşam tarzıyla geleneksel ahlak kurallarını ve ilahi otoriteyi sürekli ihlal eden bir karakterdir. Onun sınırsız bilgi ve güç arayışı nihayetinde şeytani güçlerle iş birliği yapmasına yol açar. yazar bu hikaye aracılığıyla kibir ve aşırı hırsın bireyi nasıl bir çöküşe sürükleyebileceğini işler.Kitap, Dante'nin ilahi komedyasının cehennem tasvirlerini ve faust mitosundaki ruhunu şeytana satma temasını çağrıştırmaktadır.