E-Dergi

hevesle alıp bunaldığım kitap , cannes'a gelenlerin fast food tarzı hayatlarını aynı hayata ait jargonla anlatan yazar okuru bunaltıyor , insan ;
-keşke simyacı'dan sonra yazmasaydı ,
diye düşünmeden de edemiyor,

karikatürlerden birinde Osman Gazi elini yüzünü yıkarken birisi geliyor ve Osman Gazi'nin çeşme kenarına bıraktığı ceketini ne güzelmiş diyerek beğeniyor Osman Gazi'de beğendiysen senin olsun diyor , insan devasa bir medeniyetin hangi temeller üzerinde yükseldiğini ancak bu kadar yalın ifade edebilir.

kitapla bütün olumsuz yorumların isabetli olduğunu söylemek isterim , ben de ancak zor dayanabildim ,adamın zar atıp hayatını yönlendirmek istemesi yetmezmiş gibi bacak kadar çocuğu da buna teşvik etmesi hiçte anlamlı değildi.

programındaki çizgisini kitabında da buluyorsunuz , piyasadaki diğer gelişim tarzı kitaplara nazaran bilimsel yanıyla da fark attığını söyleyebilirim , aldığıma sevindim bir solukta okudum , tavsiye ederim ,

mümin bey'in önceden bir kitabını okumuştum ve çok hoşuma gitmişti , bu duygular içinde yeni kitabını aldım , lakin umduğumu bulamadım , diğer yorumlarda da bahsedildiği gibi ben de ''fabrika ayarları''na takıldım (:
çok kullanılmış bir noktada insana gına geliyor kitap baştan sona kendini tekrara düşmüş , kelime oyunları da cabası , bilgi ilgi baş+arı vs. vs.
almasaydım olurmuş,,