E-Dergi

Kurgu açısından bir miktar yetersizlik hissedilse de resmin bütününe bakıp işlenen duygu ve ahlaki objelere odaklanildiginda tam bir şaheser olarak görülebilir. Ahlâki çatışmaların güzel bir şekilde işlendiği kitapta insan kendisini de sorgulayabiliyor. Bu anlamda romanın biraz da felsefî bir unsur ile yazarın düşüncelerini açıkça ortaya koyduğunu görmek de mümkün.

Kitabı okuduktan sonra uzun bir süre etkisini taşıdığım, romandaki kahramanların pişmanlığını, yaşantılarını okuyanin derinlemesine hissettigi bir kitap.

Yazarın diğer kitaplarında olduğu gibi bu kitapta da aynı kalitede bir anlatim mevcut. Yazarın Satranç kitabına da üslup olarak yine çok benzettiğim bir kitap. İnsanların duygularını olağanüstü bir çaba içine girmeden doğal bir şekilde işlemiş yazar. Her ne kadar trajik bir vaka anlatılıyor olsa da tutku ve ihtirasın irade üzerindeki etkisi keskin bir şekilde irdelenmiş.

Oldukça sade bir anlatıma sahip, tıp alanı dışındaki kitlenin de anlamasına musait bir kitap. Söyleşi tarzında bir dille anlatim yapıldığı için de ben surukleyici ve etkileyici buldum. yine de paikolojiyle az da olsa bir bağınız varsa daha eğlenceli olacağı kesin. psikanalizin doğuşu hastalar üzerinden örneklerle güzel şekilde işlenmiş. Kitapta ayrıca bahsi geçen tibbi terimler için ufak açıklamalar da mevcut.

Çocukken çizgi film olarak izlediğim bu eserin kitaptan uyarlama olduğunu öğrenince okumak için can atmıştım. Kitabı okumaya başladığımda başlangıçta tasvirlerden ötürü çok odaklanamadim ama sonrasinda kitap öyle bir sardi ki 2 cildi de bir solukta okudim diyebilirim. Anne, sanırım çoğumuzun "bana ne kadar da benziyor" dediği rengarenk bir hayal gücüne sahip hayat dolu bir kızın hikayesi. zaman zaman aglatarak bazen de gulumseterek sürükleyiciliğini hiç kaybetmeyen bir kitap. Bütün çocuklara bu kitabın okutulmasını isterim, hayal gücünü kaybetmemeleri adına..