E-Dergi

Sosyoloji kuramlarının tarihi, ilk ortaya çıkışından en son kuramsal gelişmelere kadar kapsamlı bir şekilde sunan bir kitap, George Ritzer'in Klasik Sosyoloji Kuramları'dır. Bu kitap, hem klasik hem de çağdaş sosyoloji kuramlarına faydalı bir giriş niteliğindedir. Kitap, klasik sosyoloji kuramcılarının (Marx, Weber, Durkheim ve Simmel) yanında en önemli çağdaş kuramlar ve kuramcılara da yer vermektedir. Kitabın amacı, sosyoloji kuramlarını sadece tarihsel bir perspektiften değil, aynı zamanda güncel toplumsal sorunlarla ilişkilendirerek sunmaktır. Bu sayede, okuyucu sosyoloji kuramlarının hem geçmişte hem de bugün nasıl işe yaradığını görebilir. Kitap, sosyoloji kuramlarını anlaşılır ve ilgi çekici bir dille anlatırken, bol örnekler ve alıntılar kullanmaktadır. Kitapta ayrıca, sosyoloji kuramlarının felsefi temelleri, metodolojik yaklaşımları, eleştirileri ve alternatifleri de tartışılmaktadır.

Kitap, hem akademik hem de genel okuyucu için ilgi çekici ve aydınlatıcı bir eser. Kitap, demokrasinin kökenlerini, gelişimini, krizlerini ve geleceğini ele alıyor. Demokrasinin evrim teorisiyle ilişkisini de açıklayan kitap, demokrasinin nasıl bir doğal seçilim sürecinden geçtiğini, hangi faktörlerin demokrasiyi etkilediğini ve demokrasinin insanlık için ne anlama geldiğini tartışıyor. Kitabın ilk bölümünde, demokrasinin tarihsel kökenleri inceleniyor. Kitabın ikinci bölümünde, demokrasinin modern çağda nasıl yaygınlaştığı ve değiştiği irdeleniyor. Kitabın üçüncü bölümünde, demokrasinin günümüzde karşılaştığı sorunlar ve çözüm yolları ele alınıyor.

Louv'un kitabının amacı, doğa yoksunluğunu teşhis etmekten öte, bununla mücadele etmek için neler yapabileceğimizi göstermek. Louv, **doğanın sağaltıcı gücü**nden bahsederken, doğanın çocukların yaratıcılık, merak, hayal gücü ve problem çözme becerilerini geliştirdiğini, stresi azalttığını, bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ve duygusal zekayı artırdığını belirtiyor. Louv, kitabında **çocuk ve doğa hareketi** adını verdiği bir akımın da öncüsü oluyor. Bu hareket, çocukların doğayla anlamlı bir bağ kurmadan büyüyen bir kuşağa ait olmasını istemeyen anne babaların, eğitimcilerin, sağlık uzmanlarının, politikacıların ve sivil toplum kuruluşlarının ortak çabasını ifade ediyor.

Antik Mezopotamya'dan başlayarak, Roma İmparatorluğu, Orta Çağ Avrupası, Osmanlı İmparatorluğu, Çin İmparatorluğu, Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere gibi farklı kültürlerdeki seks hukukunu incelemektedir. Kitapta, zina, ensest, homoseksüellik, fuhuş, tecavüz, ensest, çocuk istismarı, evlilik dışı ilişki, doğum kontrolü ve kürtaj gibi konular ele alınmaktadır. Kitabın yazarı Eric Berkowitz, bir avukat ve gazetecidir. Berkowitz, seks hukukunun tarihini araştırırken, mahkeme tutanaklarıyla tarihi belgelerde yer alan gerçek insanların hayatlarından yola çıkmıştır. Berkowitz, kitabında hem tüyler ürperten hem de hayal gücünü zorlayan birçok olaya yer vermiştir. Berkowitz, kitabında aynı zamanda seks hukukunun din, mülkiyet ve iktidarla olan ilişkisini de göstermiştir. Berkowitz'e göre, seks hukuku insanlığın cinsel arzularını bastırmak ya da yönlendirmek için değil, daha çok toplumsal düzeni korumak için oluşturulmuştur.

Bu kitap, cinsiyet ve cinsellik konularında merak edilen sorulara bilimsel ve aydınlatıcı cevaplar veriyor. Sinan Canan, bir nörobilimci ve eğitimci olarak, insan beyninin cinsel kimlik, cinsel yönelim, cinsel davranış ve cinsel sağlık üzerindeki etkilerini anlaşılır bir dille anlatıyor. Kitapta, kadın ve erkek beyninin farklılıkları, cinsel tercihlerin biyolojik kökenleri, cinsel istismar ve tacizin nedenleri ve sonuçları, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, doğum kontrol yöntemleri, cinsel performans ve tatmin gibi pek çok konu ele alınıyor. Kitap, hem bilgilendirici hem de eğlendirici bir okuma deneyimi sunuyor