Toplam yorum: 3.087.413
Bu ayki yorum: 7.100

E-Dergi

D.DORUK Tarafından Yapılan Yorumlar

30.12.2011

Çok ama çok sıcak bir kitap. Hiç sıkılmadan hiç bitmesin isteyerek ama bir anda bitirmek isteyeceğiniz kadar akıcı bir kitap...
02.12.2011

Kitap biraz acemice yazılmış. Konu okuyan birçok kişinin de değindiği üzere çok yüzeysel ele alınmış.Çok fazla kurgusal bir anlatım söz konusu değil sanki yazar birilerinden duyduğu hikayeyi bizlere anlatmış.Okurken edebi bir haz almadım sadece çok ilginç sayılabilecek bir olayı gerçek kişiler kahramanlaştırılarak anlatıldığı için ilgi çekici geldi, onun dışında sanırım bu kitabı 8.sınıftaki öğrencilerime vereceğim okusunlar diye...çünkü kitap 8.sınıf öğrencilerinin seviyesine göre kaleme alınmış...
07.10.2011

Son dönemde okuduğum ve en çok etkilendiğim iki kitap: Uçurtma Avcısı ve bin Muhteşem Güneş.Okurken sürekli bir şeylerin değişmesini diliyorsunuz Meryem'e acıyor ve ona gönülden bağlanıyorsunuz.Benim en çok etkilendiğim bölümler ise Meryem'in küçükken babasının evine gitmesi saatlerce dışarda bekleyip kaldırımda yatıp babasına kavuşamaması ama babasının iç yaralayan umursamazlığı.Diğer bir bölüm ise beni ağlatmaya sebep olan Leyla'nın Meryem'in babasının mektubunu okuduğu bölüm. Kısacası hiç sıkılmadan bir an elinizden bırakmaksızın okuyacağınız;dostluğun fedakarlığın vefanın tarifinin yaşarak yapıldığı bir muhteşem yapıt...
22.05.2008

Kitabı henüz yeni bitirdim.Diyebilirim ki okurken hiç sıkılmadım ve gayet sürükleyici buldum.Olay örgüsü; bir birine girmiş yaşamlar, bir noktada birleşen mazide kalmış ilişkiler ve akrabalık bağları gerçekten romanı ilginç ve okunur kılan unsurlardı.Kahramanların canlılığı da cabası;fakat yazarın tarafsızlığı hayli tartışılır.Tamamen Ermeni katliamını gerçekmiş gibi gösterme çabası ön plana çıkmış ;öyleki Ermeni kahramanlar Türk kahramanlara her fırsatta soykırım yaptıklarını hatırlatırken Türkler hep kabullenici ve ses çıkarmayan taraf olmuşlar.Maalesef yazar Ermeni aile yapısından tutun da Ermenilerin kişiklerini erdemli,ahlaklı oluşlarını vurgularken Türk aile yapısının tamamen çökmüş durumunu ensest ilişkilerin var olduğunu aile bireylerinin hepsinin ayrı bir alem olduklarını Türklerin pek de güvenilir olmayan insanlar oluşlarının altını çizmiş.Ermenilerin tarihleriyle barışık tarih bilinci olan okuyan araştıran bilen öğreten insanlar olduğu belirtilirken Türklerden tabiri caizse ne köy oluyor ne de kasaba... Mesela romanın bir bölümünde Banu teyze Armanuş'a aşure ikram ederken sizin de böyle önemli güzel günlerininiz var mı diye soruyor Armanuş'un cevabı ise Evet var 24 Nisan 1915 Ermeni katliamı diye cevaplıyor. Yani romanın tümünde bir Türklerden hesap sorma havası seziliyor.Başka bir bölümde ise kafede yapılan bir tartışmada milliyetçi senaryolaların milliyetçi olmayan senaristti Armanuş'a tek taraflı düşünmemesi gerektiğini söylerken Ermenilerin de tarih boyunca bu soykırım masalıyla kendilerini ve diğer toplumları uzun süre magdur rolleriyle oyalayıp rant sağladığını söylemesi üzerine Türk arkadaşları tarafından iyice bir paylanıyor ve kafasına bira bardağını yiyor;oysaki olaylar daha tarafsız ve tek yön yerine farklı perspektiflerden ele alınmış olsaydı daha inandırıcı olurdu. Neticede "Baba ve Piç" okunması gereken bir yapıt yazarın yazma işini ne derece ustakılla icra ettiği bir kez daha gözler önüne serilmiş oluyor fakat konunun bu derece hassas oluşu ayrıca yazarın taraflı kalemi popilist olma sevdasının da bir göstergesi olarak kabul edilebilir.
28.03.2008

Kitabı zaten merak edip ve ilgiyle okuyacağımı düşünerek almıştım.Bu düşüncemde de yanılmadığımı kitabı okudukça ve olay derinleştikçe iyice anladım. Yazarın ve kitabının okuyucuyu sıkmayan ,bunaltmayan bir tadı var. Kitabın sonuna yaklaştıkça katilin kim olduğunu tahmin edememeniz de sizi sürekli bir merak döngüsü içinde tutuyor.Hele katilin kim olduğunu anlamanız sizde tam bir şok etkisi yaratıyor.Ben katilin kim olduğunu anladıktan sonra anlatılanları zihnimde tekrar kurgulayıp kendime gelmek için epey çaba sarfettim.Şunu da eklemeden geçemeyeceğim şu an okuduğum Jean Chrıstophe Garange'nin Şeytan Yemini'ninden Beyoğlu Rapsodisi çok daha akıcı ve sürükleyici.
Son Gezdikleriniz
Mıknatıslı Dart Tahtası(1136003)