Toplam yorum: 3.253.626
Bu ayki yorum: 5.652
E-Dergi
Edebiyat_Tutkunu Tarafından Yapılan Yorumlar
Büyük yangınlar küçük kıvılcımlardan çıkar değil mi? Ya da şöyle mi desek: Bir ağaçtan milyonlarca kibrit çıkar, bir kibrit milyonlarca ağacı yakar. Hayatta hiç önemsemediğimiz ya da görmezlikten geldiğimiz çoğu ŞEY aslında büyük ŞEYlerin sebebi olur. Direksiyon başındaki birinin küçük bir dikkatsizliği gibi.
İnsanların fıtratında var sanırım. Olumsuz bir şey yaptığımızda kendimize kızarken aynı durumun olumlusunu yaptığımızda kendimizi ödüllendirmeyiz. Bu da hayata bakışımızı etkiler; farkında ol(a)masak da.
Bu kitap küçük bir şey yoktur demek istiyor aslında. Düşünceler küçük şeylerin birikimini yansıtır demek istiyor. Bir oturuşta bitirebileceğiniz; fakat tekrar tekrar bakmaya ihtiyaç duyacağınız bir kitap. TRT'de takip etmediyseniz okuyun. İyi okumalar.
İnsan sizce niçin keşke der? Pişman oldukları için değil mi? Bir çocuğunuz olduğunu düşünün. Küçükken terbiye ver(e)mediğiniz çocuğunuzun büydüğünde size karşı gelişini. İş işten geçmiştir artık ve zehirli suyla suladığınız ağacınız da kurumuştur. Peki ne yapmak lazım iletişimimizin doğru olması için. Suyun zehrini nasıl alırız. Karşımıza bir soru çıkıyor.Nasıl bir iletişim? Neler yapmak lazım? Belki başucu kitabınız olmaz ama aradığınız soruların cevabını bulmak için sık sık başvuracağınız güncel bir kaynak diye düşünüyorum.Keşke keşke demesek...İyi okumalar.
bu kitabı üniversitede okudum. O yıllar ideoloji tartışmaları hat safhada oluyor. bir -izm'dir gidiyor. Ama kimse tam olarak bilmiyor bunların tam olarak ne olduğunu. Bilgi olmadan fikir de olmuyor. Ama sallayıp duruyoruz işte alabildiğince. İşte burada karşımıza sağlam bir kaynak çıkıyor.Bilgileriin pekişmesi, neyin ne zaman nasıl ortaya çıktığını daha iyi anlayabilmek adına bu kitap okunmalı ve okutturulmalı.
İki Dirhem Bir Çekirdek, öğretmenlik hayatımı etkileyen kitaplardan biridir. Gerçi öğretmen olmadan önce de okumuştum; ama öğretmen olduktan sonra deyimci olarak seçtiğim bir öğrencim ki adı hala deyimci, her ders bir deyimin nasıl oluştuğunu anlatıyor. Sınavda da deyimlerden sorumlu oluyorlar. İnanmayacaksınız belki ama geçen sene 7. sınıf Türkçe sorularından ikisi" püf noktası"yla ilgiliydi. Tevafuken ben de o deyimi sınavda sormuştum. Öğrencilerimin hemen hemen hepsi iki soruyu doğru cevaplamış. Bu kitabı okuyun bazen gülecek bazen de çok şaşıracaksınız. Mesela: Ana gibi yâr Bağdat(vatan)gibi diyar olmaz deyiminin orijinali şöyle: Ane(Bağdat yakınlarında bir uçurum adı-yer ismi- gibi yar(sevgili, sevilen anlamında değil uçurum anlamında) Bağdat gibi diyar olmaz. Bunun gibi şaşıracağınız çok deyim var. Merak edin mesela Abayı yakmak nasıl oluşmuş? İyi okumalar...
Tanpınar diyor ki geleceğe sıçrayabilmek için geçmişin tablenlerinden güç almak gerekli. Eğer evden çıktığımızda kapıyı açık unuttuğumuzu hatırlarsak evimizin güvenliği için geri döneriz, değil mi? işte bizler de geçmişimizin kapılarını açık unutmuş durumdayız; fakat geri dönmeyi umursamıyoruz. Bahadıroğlu da bu kitabıyla bizi kapıları örtmemize yardımcı oluyor. Osmanlının bilmediğimiz değerlerini bize ilginç bir biçimde sunarak geri dönmeye bizi ikna ediyor. Kitap akademik bir üslula değil sohbet havası içinde yazılmış. Arkadaşlara tavsiye ediyorum.