mehmet açar ile tanışmam bile,onun da "siyah hatıralar denizi"nde bahsettiği gibi,tesadüf sandığım planlanmışlıklar sonucu gerçekleşti..bir rafta tesadüfen(!)gözüme çarptı vee,kendimi onun içinde buldum..
beni mest eden ustaların arasına kuruluverdi birden mehmet açar..olay örgüleri,bakış açıları,ince noktaları ile;meraktan beni çıldırttığı ve ders çalışmama engel olduğu beyin fırtınaları ile,tam okunacak adam o.
hiç kendinizle başbaşa kaldınız mı 15 sene boyunca?insansız,nefessiz,beyazsız..ya bu 15 seneden sonra siyahlar arasından insanlara geri dönüşünüzde arkanızda sadece birkaç günlük geçmiş zaman buldunuz mu?'yegane dostum' dediğiniz birisiyle karşılaştığınızda onun aslında kendiniz olduğunu görmenin tuhaf gizemini yaşadınız mı?bir gün bir koridorda yürürken kendinizi görüp kaçtınız mı?kelimelerin ve sayıların farkedilmez şifreleriyle ennonia'nızı yaşadınız mı?eğer bu soruların cevabı 'hayır!' ise henüz hayata dair kocaman bir eksiğiniz var demektir..
işte "siyah hatıralar denizi" bu.sorular,cevaplar,tanımlamalar ve kendiniz..