E-Dergi

Roman konusunda başarısını kanıtlayan Hasan Ali Toptaş, şimdide denemeleriyle okurlarını fethediyor. Yazarlık serüvenini anlatıyor farklı bir üslupla bu kitapta. Okumalısınız.

Hayal ile gerçek arasında bir yerde bu roman bence. Beni fazla etkileyen bir Hasan Ali Toptaş romanı. Tavsiye ederim.

Hasan Ali Toptaş'ın yine güzel bir eseri. Okunmaya değer...

Okulun kütüphanesinde ismi gözüme çarptı ilk. Sonra arka kapağı okudum ve bunu almam lazım dedim aldım ve okuyorum şu an. 200.sayfalardayım. Kitap o kadar çekiyor ki beni. Sınavlarımın olmasına rağmen kitabı okuyorum sürekli. Sanki o 4 arkadaşla beraber geziyoruz. Sanki onlardan biriyim. Ayrıca kitabın ilk sayfalarındaki Hulki'yi de çok yakın hissettim kendime... Ocak ayında yağan o karın soğuğunu hissettim, Kocakafanın ellerinin acısını... Salih'in o bodrum katta hissettikleri acıttı kalbimi... Nadir kitaplar beni bu denli etkileyebilir... Kitap bitince hemen gidip Yiğit Okur'un diğer kitaplarını da okuyacağım. Eğer zamanımız boşa akmasın diyorsanız bu kitabı okuyun derim.

Bir ütopya, distopya... Kitabı okudum bitti lakin kim kim unuttum. Yani ütopya içerisinde, karakterleri birileriyle özdeşleştirmiştim ama sonra unuttum. Serinin ikinci kitabına yeni başladım. Kitabı okumanız için sakin bir yer, sakin bir kafa lazım. Yoksa bir önceki sayfayı unutabilirsiniz. Bach göndermeleri ve Beyaz Mantolu Adam göndermeleri hoşuma gitti. Belkide bu yüzden sevmişimdir bu kitabı. Ama okunmalı. Hemde hemen okunmalı, kaçırmamalı.