E-Dergi

insanı psikolojik anlamda oldukça deşen bir kitap.saklı kalmış tüm duygular açığa çıkıyor. ama gereksiz ayrıntılara çok fazla yer verilmiş bu durum okuyucuyu biraz sıkıyor. ama okuyucusunu alıp götüren bir kitap.tavsiye ederim.

Kitabın okuyucuya kattığı hiç bir artısı yok. Hatta zaman olarak götürüsü var. Neden sırf bir kitap satılsın diye bu kadar palavradan reklamını yaparlar ki? Okuyucuyu yanıltırlar? Yazık değil mi okuyucuya boşuna beş para etmez, açık saçık, saçma sapan fikirlerle fuzuliden dolduruyolar kafasını. Anlatımında sürükleyicilik yok değil. Yani anlatımı güzel. Orda sıkmıyor ama bir şey yok bu kitapta çok boş. Sayfalarca boşluk. Anlatılan hiç birşeyin bir değeri yok. Alacak olanlar kesinlikle almasın. Ona ayıracakları zamanı başka yararlı olabilecek kitaplara ayırsınlar.

Ahmet Ümit'le ilk tanışmam oldu Bab-ı Esrar sayesinde. Ama eminimki artık tüm kitaplarını okuyacağım. Bab-ı Esrar adlı kitabı yazıp Türk halkına sunduğu için ona minnettarım. Ben zaten kitapta anlatılan Mevlana ve Şems hikayesini biliyordum. Ama çoğunluk onlardan bihaber. Kitapta ise o büyük zatları yaşanmış mucizeliklerle o kadar aşiyan açık bir şekilde anlatmış ki. Bence bu sırrı Ahmet Ümit zaten çözmüş. Ve bizlere sunmuş. Bilmek var birde anlamak var. Burdada anlam var işte. Esas sır bence kitapta, satırlarda gizli. Bu kitap bir dolu kitaba bedel. Bu kitaba kötü bi eleştiri yapmaya ne elim ne dilim varır. Bu kitap bir mucize.

Kitap çok sayıda aldığı övgüyü tam anlamıyla hak edebilirdi. Çünkü özellikle Hindistan'da yaşamış oldukları ve aktardıkları insanın iç dünyasının bilinmezliğini, gizemini keşfetmesini sağlayacak nitelikte. Yazarın hayatta ki bazı dönüm noktalarını yakaladığını görüyorsunuz. Herkesin aklına gelmeyecek soruları kendine sorduğunu, hayatın sırrına ermeye çalıştığını görüyorsunuz. Kitabın en etkileyici yanı bu. Yazar hayatla ilgili çok önemli gerçekleri çözmüş, bunu başarmış. Bu anlamda ona sözüm yok. Fakat maalesef bunları anlatırken çok evirmiş çevirmiş ve ortaya kolay anlaşılmayan, bazı sayfaları çok gereksizce uzatılmış bir kitap çıkmış. Yani yazarın o dönemde ki kafa karışıklıkları malum. Ama maalesef bu kafa karışıklığını yazdığı cümlelere de yansıtmış ve bunu okuyucunun anlayabilmesi çok zor. Cümleler belli bi düzen içerisinde gitmiyor. Ama neyse ki bazı can alıcı yerlerinde açıklık yakalamış en azından en önemli kısımlarda ama bu kısımlar da çok az zaten. Yani kitap anlatımdan sebep okunması zorlaştırılmış bir hal almış.Sayfalar çok abartılmış. Lüzümsuz cümleler çok. Bu yüzden tüm iyi yanlarına rağmen zaman kaybı diyorum. Birde yazarın kendisi hakkındaki bazı cüretkar açıklamarı itici durmuş, çok gereksizdi. Bu kendiyle ilgili özel ve açık aktarımları olmasa çok daha iyi olurdu. Eğer o açıklamar olmasaydı daha da olumlu düşünebilirdim bu kitap hakkında.

Daha kitabı okumadan önyargılı olarak kitabın basit olduğunu düşünmüştüm. Ama ne kadar yanıldığımı yaklaşık 3 aydır başlasam şu kitaba deyipte en sonunda başlayıp, kitabın beklentilerimin üstünde olduğunu görünce anladım. Kesinlikle yazarın ilk kitabı olmasına rağmen sanki çok tecrübeliymiş gibi sağlam ve sürükleyici buldum kitabı. Ayrıyetten çok eğlenceli, sürprizlerle dolu bir kitap. Bende alışverişi çok sevdiğim için kendimden de çok şey buldum bu kitapta. Bence eğlence adına sırf gülebilmek için bile okunmalı diyorum.