E-Dergi

Her nerede olursanız olun, isterse tahkim edilmiş sağlam ve yüksek kaleler içinde bulunun ölüm mutlaka gelip sizi yakalar. Onlar bir iyiliğe kavuşsalar: “Bu, Allah’tandır” derler. Başlarına bir kötülük gelince de “Bu, senin yüzündendir” derler. De ki: “Nimet de, belâ da hepsi Allah’tandır!” Fakat bu adamlara ne oluyor ki, bir türlü sözü anlamaya yanaşmıyorlar? Nisa 78

Kendisini sık sık gördüğüm, dinlediğim Türk yazar, Osmanlı ve kültür tarihçisi Dursun Gürlek hocamın okuduğum ilk kitabıydı. İsminden de anlaşılacağı üzere kitap ve kitap medeniyeti üzerine olan bu kitap sanki bir asırlık çınar altında oturmuş, önünüze bol köpüklü kallavi fincanlarda bir Türk kahvesi almış ya da tavşan kanı çay almış, kırk yıllık ahbabınınızla sohbet ediyormuş hissi veren bir kitap ve ben de okurken mutluluk bıraktı. Kitabı ve kitap aşıklarını, nükte ve anekdotları okuyorsunuz, bu kadar da olmaz dediğiniz kitap aşıklarına hayretle bakıyorsunuz okurken. Kitap Ali Emiri'den Ahmet Mithat Efendi'ye; Sultan Reşat'tan Cemil Meriç'e; İbn Sina'dan Necip Asım Yazıksız'a; Hasan Sabbah'tan Babanzade Naim'e uzanan geniş bir tarihsel kesitte, kitap ve kitap kültürü üzerine ilgi çekici, hayret uyandırıcı, bazen de yüzünüzde buruk bir tebessüm oluşturan kısa anekdotlardan oluşan, rahat ve zevkle okunan bir eser. Gönül rahatlığıyla kültür medeniyet aşığı okurlara tavsiye ederim..

Ben bir yazarı bir eserinden tanıyıp seversem ve yazma üslubunu ya da anlatım biçimini beğenirsem muhakkak diğer kitaplarını da alıp okumak isterim... evet barış bıçakçı, 'bizim büyük çaresizliğimiz' kitabını okuduktan sonra okumak istediğim yazarlardan biri oldu, hakan günday gibi ;)roman türünde bir eser bekliyordum ama elimdeki; insanların ve şehrin rehberi olan ve yaşamdan alınan kesitlerden oluşan çok da güzel bir öykü kitabı oldu... yine güzel ve yalın bir anlatımı var barış abimin... son zamanlarda yaşadığımız olayları 85.sayfada görünce de çok şaşırdım... böyle tesadüf mü olur yaw dedim :) bu olayları biliyorsunuz; depremde, çığın altında ve koronavirüs salgın hastalığından ölen binlerce insan... dediğim gibi insanları ve yaşamı anlatan bir eser...
Okuyun ve okutun isterim...
Sevgilerimle iyi akşamlar, ardından iyi geceler ve sonra da hep aydın günler ;)

Tamamı Çanakkale Cephesi için yazılmış şiirlerden oluşan bir kitaptır. Özellikle 57. Alay şiiri çok başarılıdır. Bütün şiir başlıkları art arda yazıldığında bağımsız bir şiir ortaya çıkmaktadır.

Biraz mutlu biraz da mutsuzum. Çünkü böyle iyi bir yazarı okuyan az sayıda kişiden biri olmaktan. Yine aynı sebepten de üzgünüm bu sayının bu kadar az olmasından
Öncelikle bu kitabı veya yazarın başka kitabını okumadan kısa da olsa hayatını okuyun derim ki bunu yaparsanız eminim bir kitabını illa ki okuyacaksınız.
Yazar mikrogramme (mikroyazmalar) olarak bilinen bir milimetreye kadar küçülen yazılar yazmış. Bu yazılar ölümünden sonra 15 yıla yayılan uzun uğraşlar sonucu çözülüp basılmıştır.
Tezer özlünün Ferit Edgü ye yazdığı mektuplardan birinde "ardında birçok küçük öykü, sanat yazısı ve metin bırakan Robert Walser'de, Tezer, öyle gözüküyor ki, bir ruh kardeşi bulmuştu." diye bahsetmiştir.