E-Dergi

peyami safa'nın muhayyilesine ve tekniğine hayran olacağınız bir eser. kadın erkek ilişkilerini kıvrak kalemiyle öyle güzel anlatıyor ki, bazı tespitlerini okurken nefessiz kalıyorsunuz. diğer yandan, kitap okuma alışkanlığını kazanmak isteyenler için de iyi bir başlangıç.

modern dünyanın başımıza açtığı üç belayı, vurucu üslubuyla ele almış üstad. kitabı okudukça, modern algının boynumuza nasıl zincir geçirdiğini ayağımıza ne tür prangalar vurduğunu daha iyi kavrayacaksınız. bu eser, gelişmesini istediğimiz zihnimize iyi bir hediye.

sezai karakoç, türk şiirinde büyük bir boşluğu doldurdu. bir kuşak onun şiirleriyle hayat buldu. ikinci yeni'ye getirdiği bakış açısı, cumhuriyet sonrası edebiyat dünyasında müslüman varlığının hissedilmesine sebep oldu. "gün doğmadan"ı okuduğunuzda size açtığı dünyayı her an şaşkın ve mutlu bir ifade ile keşfeceksiniz.

Kitap, Lübnan'lı Hristiyan bir yazar tarafından kaleme alınmıştır. Yazar kitapta hikayeye temel olan coğrafyayı iyi tanıyan biri, fakat islam dünyasına yalnızca bir şarkiyatçı/oryantalist gözüyle bakabilir. Bu sebeple birtakım müslüman geleneklerine, etnosantrik bir bakışla yaklaşmış.

Hikaye bağlamında ise ustalığını konuşturmuş diyebiliriz. Olayları iyi harmanlamış, tarih bilgisi saygıya-değer.

Tabii, Ömer Hayyam'ın kitapta anlatılandan aksine rubailerinde "şarap" metaforunu, -divan edebiyatında da olduğu gibi- ilahi aşkı imgelemek için kullandığını biliyoruz. Bundan Hareketle, kitabı yalnızca tahayyül ürünü bir roman olarak okumakta fayda var.

Kitabın okuyucusuna kazandıracağı en önemli yanı, doğu coğrafyasını "gelişmemişlik"e hapsedip onu ötelememiz gerektiği. Kendi içinde efsunlu bir tarih saklıyor. Sonuçta güneşin doğduğu yer. Bunu dikkate alma açısından kitabın da bir hazine sakladığını söyleyebiliriz.

Kitap çeviri olarak iyi sayılabilir. Baskı kalitesi iyi, gözü yormuyor. Tavsiye edilebilir.