E-Dergi

auschwitzde işkence gören dahi bir fizikçi olan haham joseph kobinski'nin çalışmalarına ulaşmaya çalişan bir fizikçi, bir gazeteci ve bir hahamın ,kobinski'nin yıllar önce üzerinde çaliştıgı ve buldugu karadelikle kamptan kaçmayı başardığı yerde yollarının kesişmesiyle ve hepsinin kendini farklı birer evrende bulmasıyla devam eden sürükleyici, bilim ve mistisizmin içi içe olduğu enteresan, bir benzerini daha görmediğim romandır.
diger yorumlarda da bahsedildigi gibi dönemin çok satan da vincinin şifresi olasılıksız gibi romanlara açık ara fark atabilecek fakat tanıtım eksikliğinden dolayı onlar kadar prim yapamamış, baskısı ve çevirisi gayet iyi olan bir roman dante denklemi.
herkese tavsiye ediyorum ve yayın evi tarafından tekrar basılıp hakettigi ilgiyi görmesini umuyorum.

elif şafak ın romanları daha önce metis yayınevi tarafından yayınlanıyordu, açıkcası aşk romanının doğan kitapçılık tarafından yayınlandığını duyduğumda bu durumdan pek hoşlanmamıştım fakat aşkı alıp okuduğumda kitabın kapağının pembe olması dışında hiç bir hatanın olmadığını ve baskının gayet kaliteli olduğunu gördüğümde şüphemin yersiz olduğunu anladım.
aşk hakkındaki bunca övgüyü hak eden bir roman.okunması gereken bir roman.

dicle nin kara saçlı, kara gözlü kızı leylanın aşkıyla yanıp tutuşup mecnuna dönen çileğin, osmanlı sarayından vatikana kadar uzanan macera, gizem ve tabiki aşk dolu yaşamı anlatılır kitapta daha doğrusu kitaptır size kendini anlatan.okurken o da canlıymış gibi hissedersiniz, kapagını büktünüzde canı acır bilirsiniz.
kısacası çok güzel bir hikayedir iskender palanın usta kaleminden dökülen.

isminde dolayı okumak istediğim bir romandı piedra ırmağının kıyısında oturdum ağladım.sonra elime aldığımda romanı bir aşk hikayesi çıktı karşıma.coelhonun dilinden ilk defa bir aşkı dinledim coelhonun duygusal bakış açısı ve din ile bütünleşmiş hayat felsefesi kimi zaman şaşırmama kimi zman duygulanmama sebep oldu.sonra bir baktım bitiverdi ne zman okuyup bitirdiğimi anlayamadım.
sadece romanın çevirisi takıldı aklıma o kadar belki de okudugum eski bir basım oldugundandır çünkü can yayınlarının işini ciddiye alan kaliteli bir yayın evi olduğunu düşünüyorum.
uzun lafı kısası coelho hayranı olun olmayın sizde romanın ne zman bittiğini anlayamayacaksınız ve bitirdiğinizde zihninizde size aşka ve hayata dair binbir soruyla ugraşmanız gerekecek.

habis üçlemesinin ilk kitabı olan asi,insanın önüne yeni bir dünya sunuyor.tolkein hayranlarına orta dünyayı hatırlatacak olan derzulya bir anda insanın büyüsüne kapılmasına sebep oluyor.orkun uçar yazdıgı roman türk fantastik edebiyatının gelişmekte oldugunu ve gerçekten işinde başarılı insanların bu konuda büyük emekler harcadıgını görmeme sebep oldu.
kendi adıma konuşmam gerekirse yazarda tek eksik buldugum nokta sadece olaya önem vermesi ve betimlemelerden kaçınmasıydı.bunun sebebi belki kimi okurlarını sıkmaktan kaçınmasıydı lakin orkun uçarın uzun yıllarca anılacak bir fantastik edebiyatı yazarı olarak anılmasını istedigim için betimlemelere ve işin edebi kısmına daha fazla önem vermesini umuyorum.
devam kitabını yayınlamasını dört gözle bekliyorum.