Kitaptan nefis bir alıntı; “O köyleri gezerken "taksimizde" hep birkaç kitap olurdu.
Hep bir gün bunları yazacağım, diyordum. Benim hazır olmadığım bir dünyanın manzaralarıydı bunlar.
Mutlu etmezdi bu geziler beni.
Namus davası, kan davası, toprak davası, kız kaçırma, kan bedeli, intikam yemini gibi insanların uğruna yaşamlarını koydukları, öldükleri, öldürdükleri kavramlarla karşı karşıyaydım.
Sinemanın kandırdığı bir çocuk olarak hep başka yerlerde olmayı düşlerken bile, hep oradaydım ve anlamak istemedigim kadar çok şey anlıyordum.“