Toplam yorum: 3.086.814
Bu ayki yorum: 6.501

E-Dergi

Hoarmûrath Tarafından Yapılan Yorumlar

14.11.2009

Cesar Birotteau'nun kardeşi, Vadideki Zambak'ın feminen kahramanı Kontes Henriette de Mortsauf'un günah çıkarıcısı Françoise Birotteau'nun baş karakterliğini yaptığı bu romanı Balzac, (Küçük olay -> Olaydaki kişilerin ve mekânın tasvirleri -> Olayın devamı) stiliyle yazmış. "Budalalık derecesinde iyi olan kişiler, her zaman çeker" motosuyla hareket eden yazar; neredeyse Marquis de Sade'ın Justine'indeki son gibi "Dünyada erdem diye, ilahi adalet diye birşey yoktur" demeye geliyor. Olay bakmından ele alırsak, sonundan dolayı pek hoşlanmadığımı belirtebilirim. Ama "Önce aile, sonra dostlar" diyen, Felix'in(Vadideki Zambak'ın protagonisti) kızkardeşinin kaynanası Markiz de Listomère'i tanımak istiyorsanız, buyrunuz.
14.11.2009

Louis Lambert, Balzac'ın gene olaylarına bizzat müdahale ettiği az sayıdaki romanlarından biridir. Yazarın bu kitapta Ruhsal Dünya'yı Nesnel Dünya ile anlatmaya kastığını görüyoruz. Benim ilgi alanımda olmadığı için, buraların üzerinde pek durmadım, hatta kitabın çoğu bunlarla dolu olduğundan dolayı bayıldım diyebilirim. Çünkü Balzac çok başarılı toplum analizcisi, ama bu meselelerle daha yakından ilgili olan bir Kant bir Nietzsche gibi ulvi felsefeci değil. Bundan dolayı burada vurgulamak istediği biraz amatöre kaçıyor. Fakat kitaptaki yegâne olay, Louis Lambert ile Tours Papazı'nın karakterlerinden, hayran kaldığım az sayıdaki fedakar tiplemelerden biri Matmazel Salomon de Villenoix'nin aralarındaki münasebet ilgi çekebilir. Bu kitabı okumamakla pek birşey kaybetmezsiniz, ama Balzac külliyatı ile yakından ilgiliyseniz; okumanız şarttır. Çünkü Louis Lambert gibi bir filozofsuz İnsanlık Komedyası evrenini düşünmek mümkün müdür?
14.11.2009

İşte, kelimelerle anlatılamayacak bir yapıt. Tasvir edilen olayları, anlatılmak istenen duyguları bu kadar insanın içine işleyen bir kitap hemen hemen yoktur. Platonik aşka hiçbir saygı beslemeyen insanları bile bu kitap, karşısında hürmet ettirir. Felix de Vandenesse'nin, dilimize daha çevrilmemiş olan "Evlilik Sözleşmesi" adlı kitabın kahramanı Natalie de Manerville'e yazdığı bu otobiyografi, Balzac'ın ne kadar mükemmel imgelem tasviri yapabildiğini gösterir. Tahsin Yücel, Balzac'ın adeta bir şair gibi yazdığı bu romanı, eşsiz çevirisi ile koruduğundan dolayı takdir edeceksiniz. Bu kitabı okumadan bir insanın nefes almasına, ben "yaşamak" diyemem.
14.11.2009

Romanımız gençliğinde başarılı ve zengin olan Doktor Minoret'in, eşinin ölümünden sonra, eşinin üvey kardeşinin kızını evlatlık olarak alıp yetiştirdiği Nemours'da geçiyor. Bu sofu ve saf kız Ursule Mirouët'nin baş kişisi olduğu romana, "Gerçekçi" bir roman diyemiyoruz. Balzac'ın yaşadığı dönemde popüler olan, ruhsal manyetizma kavramları ile dolu olan bu kitapta, hayaletlerin bile karıştığı olaylar cereyan ediyor. Stil bakımından olmasa da olay bakımından sürrealist bir yönelime sahip. Ama gözünüz korkmasın. Şaheser olmasa da, dil ve kurgu bakımından olgun bir yapıttır. Kitabın başındaki olayla, sonundaki olayın hemen hemen aynı olması güzel bir kurguya örnektir. Tavsiye ederim.
14.11.2009

Otuz Yaşındaki Kadın, Balzac'ın kendisini de kattığı ender romanlardan biridir. Markiz Julie d'Aiglemont'un baş kahramanlığını yaptığı bu kitap, yoğunluğu ve kalınlığı ile ters orantılı ve bu kusurundan dolayı kitabı okuyanlar arasında olumsuz tepkiler yaratabilir. Vadideki Zambak'ın kahramanı Felix de Vandenesse'in abisi Charles'la beraber, Kibar Fahişeler'in, Onüçler'in kahramanlarından Mme de Sérizy'nin uzun soluklu aşkını paylaşan Victor d'Aiglemont'un da bulunduğu bu romanda Balzac; Julie'nin 60 küsür yıllık bir hayatı 240 sayfalık bir kitaba sıkıştırdığından dolayı, ancak önemli olaylar üzerinde durabiliyor. Kaldıki uzun betimlemelerinden dolayı da, pek fazla olay da işleyemiyor. Bundan dolayı, sürükleyicilik yönünden büyük kopukluklarla karşılaşacaksınız. Ama, yazar herbir ayrı kitabında olaylara farklı bir yaklaşımda bulunduğu için, Balzac deyip geçiyoruz. Balzac'ın da katıldığı, kitabın ortalarındaki bi olay, cidden benim için büyük bir süpriz olmuştu. Romanlarında genelde üçüncü tekil şahısla yazdığı için, birden birinci tekille başlattığı o bölüm çok hoş bir kıvraklık(twist kelimesini tam anlamı ile çeviremiyoruz) oldu. Bu kitap, sadece o bölüm için okunabilir.