E-Dergi

Kitabın konusu Natalia adındaki bir kız çocuğunun 10 soruluk matematik sınavının sorularına cevaplar vererek oluşturduğu bir hikaye. Kitapta absürd matematik sorularının yanı sıra matematik sınavlarının klişe soruları da ele alınmış. Hesap makinesiyle taşkınlıklar yapan ve dünyayı ele geçirmeye çalışan bir bilim adamının yaptıkları hikayenin seyrini oldukça ilginç yerlere çekiyor. Mizah duygusu güçlü ve dört işlemi bilen öğrencilere hitap eden hoş bir kitap. Ekonomik krizin çocukça izahı da insanı gülümsetiyor. Natalia’nın bu sorulara verdiği çocuksu ve haklı cevaplarsa zaman zaman bizim de aklımızdan geçirdiklerimize benziyor.

New York Times’ın çok satanlarında yer alan bu kitap Harvard Üniversitesi mezunu bir matematikçi olan Greg Tang tarafından yazılmış olup kitabın odağı toplama işlemi üzerinedir. Kitap simetrik olan çokluklar ve görsel anlatım şekliyle de şiirsel bir yapıya sahip olması nedeniyle sayı hissi/duyusunu toplama işlemi özelinde gerçekleştirmek üzere oldukça kullanışlı. Kitabın içeriğiyle uyumlu görselleri ve hatalardan arınık olması da kitabı öğretmen rehberliğine gereksinim duyulmadan kullanılabilmesi açısından diğer sayı/sayma kitaplarından farklı kılıyor. Kitap erken çocukluk dönemi için oldukça uygun olmakla birlikte ilkokulun ilk yıllarında ve/ya matematik öğrenme bozukluğuna (diskalkulik) sahip öğrencilerin de ilgisini çekebilecek şekilde organize bir içeriğe sahip.

Memo adındaki küçük bir çocuğun ellerinin hep aynı kalacağı hiç büyümeyeceği kaygısıyla başlar. Kafasından hiç atamadığı bu soru Memo’yu farklı işlerle uğraşan kişilerin yanına götürür: piyanist, ressam, emlakçı, çiçekçi, bilye oynayan çocuklar ve zor işiten amca... Memo’nun aldığı birbirinden güzel cevaplar okuyucuya farklı pencerelerden bakmayı, empati kurmayı ve aslında standart olmayan ölçü birimlerinden standart ölçü birimlerine neden geçilmesi gerektiğine dair verimli bir çerçeve sunuyor. İlkokul düzeyi ve standart ölçü birimlerine olan ihtiyacı matematik derslerinde keşfedebilmek için uygun öğrenme ortamını yakalayamamış herkes için güzel bir kitap.

Sayıların bugüne kadar olan yolculuğunu çizgi romanla anlatan bir kitap. Bunu yaparken Maya Uygarlığı’ndan Hindular’a uzanan bir tarihsel bağlamdan besleniyor. Dış kapağı ve sayfa sayısı içeriğin pek fazla detay barındırmayacağı izlenimini verse de en başta, aslında çok güzel detaylar barındıran öz bir kitap. Bunun çizgi romanla yapılmış olması kitabı daha da ilgi çekici hale getiriyor. Kitapta rakamların bugüne kadar olan yolculuğu ile sıfırın hikayesini bulacaksınız.

Matematik hakkındaki hislerinden çok da emin olamayan Güroş, annesinin matematik öğretmeni olduğunu arkadaşları ile paylaşmayan bir karakter olarak karşımızda. Günlerdir seçtiğim kitaplarda matematik korkusu üzerinden ilerleyen hikayelere biraz ara vermem gerektiğine dair bir algı oluştu bu kitabı okuduktan sonra. Belki de çoğu kitap için içeriği hep korku ve kaygı üzerinden ilerletip sonunda kahramanın kaygısını yendiği bir dizi maceraya ortak olmak bir süre sonra bunun için çabalayan matematikçileri de sıkabiliyor demek ki, bilemiyorum.Kitapta yüzeysel de olsa matematik tarihi bağlamıyla beslenmiş bir içerikle oran orantı, saymanın ortaya çıkışı, pi sayısının keşfi, hız zaman ilişkisi, örüntüler ve sıfırın ortaya çıkış hikayesi Güroş'un ailesiyle yaşadığı maceralar üzerinden ele alınmış.