E-Dergi

da vinci şifresinin özelliği, batı`da yıllardır popüler bir kültürün parçası olan bir efsaneyi diriltmekti: hz. isa mecdeleli meryemle evlenmiş, çocukları olmuş, torunları hala yaşıyormuş ve aziz petrus`un kurduğu roma katolik kilisesi, bu gerçeği örtbas etmek için uğraşıp duruyormuş. işte bu roman, isa ile mecdeleli meryem`in soyundan gelen bir kadının, 21. yüzyılda atalarının izini sürüşünü bir gerilim romanı formatında anlatıyor. kitabın kahramanı maureen paschal, bu muhteşem soydan geldiğini öğrenir ve dünyada per çok insanın kendisinin yolunu gözlediği fark ederç o bir "beklenen"dir, yani kadın mesih gibi bir şey. da vinci şifresinde bu rolü sophie neveu`nun üstlendiği düşünülecek olursa, iki kitap arasındaki benzerlik ortaya çıkar.

bu dan brown`ın okuduğum ikinci kitabı. doğrusunu söylemek gerekirse brown`ın kendini tekrar edeceği hiç aklıma gelmezdi. nerdeyse da vinci şifresiyle tıpa tıp birbirine benziyor diyebilirim. kurgu aynı. kahramanlarımız yine bir yerden bir yere koşturuyorlar. gittikleri yerde sürprizlerle karşılaşıyorlar. sonra birilerinden kaçıyorlar ve yine güvendikleri biri tarafından ihanete uğradıklarını anlıyorlar. bir an için da vinci şifresini tekrar okuyorum zannettim. yine de güzel bir kitap. okumanızı tavsiye ederim. özellikle verdiği bilgiler çok güzel. hele ki amerikan ordusunun sahip olduğu silahlar hakkında edindiğiniz bilgiler az olmasına rağmen insanı ürkütmeye yetiyor. umarım bu silahlar gerçekte yoktur.

elinizden bırakamayacağınız gerçekten çok akıcı bir roman. olay kurgusu ustaca işlenmiş ve dili rahatça anlaşılabilir. hikayenin akıcılığının yanında sizi kitaba bağlayan diğer etkenler ise güzel betimlemeleri ve karakter tahlillerinin mükemmelliği. beni kitaba bağlayan diğer bir unsur da çok sık olmasa da ana karakterin ara sıra sevişmelerini anlatmasıydı. gerçekten heyecan vericiydi.

ekonomi ve sosyal güvenlik alanlarıyla ilgilenenler hep batıdan gelen kavramlardan bahsederler ve onlar için dikilmiş olan giysileri bize giydirmeye çalışırlar. halbuki bu kitapta, türklerin islamlaşmasıyla birlikte hayatımıza giren ve çok önemli müesseselerden biri olan "zekat" kavramının ekonomi ve sosyal güvenlik açısından bizim zannettiğimizden çok daha önemli olduğu anlatılmakta. bu topraklardan çıkmış düşünceler, kavramlar, uygulamalar, 21. yy`da da bu topraklar için kullanılmalıdır. işte bu kitapta bu topraklarda yetişmiş bir insandan bu topraklar için çok önemli tespitler bulacaksınız.

şunu kesinlikle belirtmek isterim ki bu kitabın SUSURLUKLA İLGİLİ HİÇBİR TESPİTİ YOK. kitabın adına bakıp da sakın aldanmayın. yazar tamamen avrupadaki gizli nato örgütü olan gladyodan bahsetmiş. bu örgütün türkiyede de aktif olduğunu söylemiş o kadar. susurlukla ilgili hiçbir aydınlatıcı bilgi vermemiş. ilgilenenler okuyabilir ama susurlukla ilgili bişeyler bulmak isteyenler başuna almasın.