E-Dergi

'Baba ve Piç' i okurken kitap kurdu bir karakterin devamlı Kundera'dan bahsetmesi ilgimi çekmişti. Nedir ne değildir derken kitabı edebiyatçı bir arkadaşım hediye etti. Ve Baba ve Piç' in bana kattığı en iyi şeydi sanırım bu. Çünkü Kundera, bir kitapta tıpkı ,İhsan Oktay Anar gibi, yada Ahmet Hamdi gibi bir çok şeyi içine alacak şekilde bağlıyor örgüsünü. 4kişi üzerinden, aşkı, komünizmi, çekoslovakya'yı,mutluluğu ve mutsuzluğu, sevgiyi ve yaşamı. Olaylarda daha az aşk olması beni daha çok mutlu ederdi ama diğer kitaplarını okumadan bunu söylemek güç.
Çok fazla cümlenin altını çizmiş olacaksınız!

İhsan hoca'nın yayınlanan ilk kitabı. İlk kez okuduğumda muhteşem bulmuştum,4 yıl sonra tekrar okudum ve gene değişen bir şey olmadığını gördüm. Dediği gibi Anar'ın bir ropörtajında ' hem düş hem gerçek olan Uzun İhsan Efendi'nin kendi düşlerini yaratması beni son derece eğlendirmişti'. Beni de öyle..

Felsefeye ilgi duyanların,tarihe ilgi duyanların keyifle okuyacakları ve yaratıcılıkla karşılaşacakları bir eserdir. Yeri çok ayrıdır!

Kısa bir sürede hemen bitirdiğim ve oldukça merak ettiğim bir ülkenin sınırlarına girmemi sağlayan bir kitaptı. Devrim yapılan bir ülkede işler nasıl yürür, askerler nasıl davranır, insanlar ne düşünür, nasıl yaşar, Venezuela da , Amerikanın arka bahçesinde yani bir ülke nasıl ayakları üstünde durur ve meydan okur. Harikaydı.

Bizlerin düşmesi, tökezlemesi, afallaması, sevmesi ve sevmemesi üzerine, hatta alakasız nesnelere yüklenmiş kafası karışık yorumlar.. Bir kadından, diğer kadınlara hiç bir şey kanıtlamama sadece iç dökme, yazma, ruhumdaki oluşumları yazıya geçirebilir miyim savaşı.. Zaten gerçek bir kadından çıksa çıksa ve rol yapmasa, edebi kaygı taşımasa gerçekten de bunlar çıkar. Sadece bu yüzden bile samimi ve gerçek bir kitap.

Benim de Kafka'yla tanışmama vesile olmuştur bu kitap. Daha sonra da tüm eserlerini yavaş yavaş temin etmek kaçınılmazdı. Kafka bir klasiktir bu kitabıyla..