Toplam yorum: 3.253.599
Bu ayki yorum: 5.625
E-Dergi
Betül Dere Tarafından Yapılan Yorumlar
Yapımcı, yönetmen ve oyun yazarı olan Toshikazu Kawaguchi nin 2010 yılında tiyatro eseri olarak yazdığı Kahve Soğumadan Önce çok beğenilip ödül alınca 2015 yılında kitap olarak basılmış.
Eser, Funiculi Funicula adında Tokyo'nun ara sokaklarının birinde zemin katta kahve servisi yapan,yüz yıllık özel bir kafede geçer. Kahve servisi yapan Kazu, diğer kahve çalışanları ve dört farklı müşterinin hikayelerini içeren roman dört kitaplık bir serinin ilk kitabı.
İlk müşteri işi için kendisini terk eden sevgiliye son sözünü söylemek isteyen Fumiko, ikincisi Alzheimer olan eşinin kendisine yazdığı mektubu okumak isteyen hemşire Kohtake, üçüncüsü ailesinden kaçarak özgür yaşamak isteyen ama arkasında kız kardeşini bırakan ve ona son sözlerini söylemek isteyen bar sahibi Hirai ve son müşteri de doğmamış kızını görmek isteyen kafenin ortaklarından biri olan Kei'dir.
Geçmişi değiştiremezler, bu kurallardan biridir ama o kısacık anlar, geleceklerine yön verme şansı sunar.
İlk yayınlandığında hem olumlu hem de olumsuz tepkiler alan, bugün ise İngiliz edebiyatının en önemli eserlerinden biri kabul edilen Uğultulu Tepeler, yazar Emily Brontë nin tek romanıdır. Aşktan doğan nefret ve intikam duygusunun bir aileyi nasıl dağıttığını anlatan klasik unutulmazlar arasında yerini almıştır. Beyaz perdeye de uyarlanan esere Kate Bush şarkı bile yazmıştır. (Wuthering Heights)
Fransız gazeteci ve polisiye yazarı olan Gaston Leroux Paris'te bulunan Garnier Opera Binasını ziyareti sırasında buraya duyduğu ilgi ile bu kitabı yazmıştır. Konusunun gerçeğe dayalı esrarengiz bir olay olduğunu söyleyen yazar eserinde tutkulu bir aşk üçgenini anlatır. Eser Faust'a, Mavi Sakal'a, Kızıl Ölüm'ün Maskesine, Othello'ya ve mistik yunan mitlerine yaptığı göndermeler ile de dikkat çekicidir.
Nobel Edebiyat Ödülünü 88 yaşında alarak bu ödülü alan en yaşlı yazar olması ve ödülün onu yazmaktan soğuttunu açıklaması ile de dikkatleri üzerine çeken yazardır Doris Lessing.
Eserlerini feminizm, sufizm ve sosyalizm akımlarından etkilenerek yazmıştır. Sömürgecilik ve ırkçılığı temel aldığı TürküSöylüyorOtlar yayımlanan ilk romanıdır.
Eserde, beyazların hüküm sürdüğü siyahi ırkın yaşadığı topraklarda bulunan Turnerların çiftliğinde Mary Turner'in cinayeti ile başlıyor ve olayın aydınlatılmasına kadar olan flashback sahnelerle devam ediyor. Mary'nin çevre baskısı ile yaptığı evlilik, kocasının çiftlik işinden anlamaması, zararla sonuçlanan yatırımlar, yaşadığı yalnızlık onu agresif ve huysuz yapar. O da tüm sinirini siyahi yardımcılarından çıkarır. Sonunda kimse onun yanında çalışmak istemez ama Moses farklıdır ve onunla bağ kurmayı başarır. Mary için ise artık çok geçtir ve tükenmişliğin dibine vurmuştur.
Kitap, simgecilik ve gerçekçilik akımlarını harmanlayarak oluşturduğu bilinç akışı tekniği ile yazan James Joyce'un, Dublin ve çevresinde yaşayan orta sınıf İrlandalıların hayatlarını konu aldığı 15 öyküden oluşuyor.
Hikayelerin konusu ve karakterleri farklı olsa da ortak noktaları hayatlarından memnun olmamalarıdır. Dublin'in karanlık ve puslu havası, ekonomik zorluklar ve kötü yaşam koşulları bunun sebeplerindendir.
Öykülerdeki karakterler, çocukluktan başlar ve yaşlanarak devam eder. Bu da yazarın kitabı çocukluk, gençlik ve olgunluk şeklinde üç bölümde ele aldığını gösterir.
Ayrıca bu öykülerdeki karakterlerin bir çoğunu yazarın Ulysses kitabında da görmek mümkündür.