E-Dergi

Din sosyolojisi dediğimiz alanın dini sosyolojiye doğru evrilmesi sürecinde hazırlanmış olan bu çalışma, projeksyon teorisini kullanır gibi. Alışılmış "batı mentalitesi" ile vücuda getirilmiş yöntemleri dışlamadan ancak özgün bir yöntemi kurgulamaya çalışarak hazırlanmış olan bu eserde islamın yani Kuran dan doğarak milletlere mal olan kültürün yaşambiçiminin teorik olarak betimlenmesi gerçekleştirilmiştir. Böylece islami bir sosyoloji anlayışının ikamesine çalışılınmıştır.
Çalışmanın olumlu yönleri böyleyken, bizce eksik kalan bir yanı mevcutturki o da; durumlara yönelik tesbitlerde sisli bir tanılama söz konusu oluşudur. Verilmeye çalışılan tanımlar her ne kadar doğru tesbitler üzerine inşa edilmiş olsalarada netlikten yoksun gözükmektedirler.
Tüm bu olumlu ve de olumsuz yönlerine rağmen eser din sosyolojisinden, islami sosyolojiye geçişte faydalı ve de etkili bir eserdir. Bu çalışma Kuran Toplum ilişkisini doğru kavrama yolunda arzusu ve de talebi bulunanlar için okunması gereken bir yazımdır.

Bu kitap çağımız amerikan gençliğine ithaf edilmiş gibi görünüyor olsada uzun ca bir süredir yüzünü batıya dönmüş olan ülkemiz neslinin de bir ölçüde tarifini verir gibi. Kitabı okurken satırlar arasında bilip durduğunuz belki hergün karşı karşıya kaldığınız insan manzaralarının bilimsel tasnif ve de tarifini bulabiliyorsunuz. Buna karşın bir çözüm önerisi arayanlara bir üzücü haberim var: O da bu kitapta psikososyal problemlerin çözümlerinin bulunmadığıdır. Ancak başta da değindiğim gibi eğer toplumunuzla ilgili ve çözüm arayışında olan bir insansanız, en azından toplumun sıkıntıları üzerinde daha ayakları yere basan konuşmalar yapmak istiyorsanız bu kitap size bir zemein sunuyor.
Kitap ciddi bir çalışmanın ürünü ancak bazıları kitabı okurken bilimsel kaygıyla değilde sohbet havasında yazıldığını düşünebilir ki bu bir yanılgı olacaktır. Yazar Ben Neslini yine Ben Neslinin dilinden ve fenomenolojik algı penceresinden bakarak aktarmaktadır. Sade dili; bilimsellik ve de samimiyeti birleştirmektedir. Vel'hasılı kelam bu eser bize bizi net tanımlamalarla yerli yerinde anlatan ve bir boşluğu dolduran bir çalışmadır.

Henry Murray'e sorarlar: İnsanların davranışlarını tpir pisikolok olarak ne derece tahmin edebiliyorsunuz?
Cevap: Her zaman, sadece nadiren doğru çıkar.
Bu ironik cevapla 20.yy'a damgasını vurmuş olan kişilik psikoloklarından biri olan Henry Murray bizlere bu alanda nekadar az bilgilerimizin olduğunu hatırlatır gibidir.
Bu çalışma ise eklenen yeni kısımları ile birlikte psikoloji biliminin alfebesi sayılabilecek düzeydedir. Psikolojiye meraklı olanlar için iyi bir başlangıç noktası, bu alanda hali hazırda çalışanlar için kütüphanelerinde sürekli dönüp bakacakları bir kaynak eser.

21. asrın müslümanlarının Kur'an'ı anlama ve de yaşama geçirmesi hususlarında yegane sıkıntısı metodoloji dir. Gel velakin Adı islam olan toplumlarda bu sorunun çözümüne yönelik yapılan çalışmalarda hep bir eksiklik mevcuttur. Fazlur Rahmen ise bu yoksunluğun farkına vararak harekete geçen aynı zamanda da ayağı yere basan yöntemler vaz' eden nadir ilim adamlarındandır.
Kendisi İslam dünyasında "modernist" olarak adlandırılsada hattı zatında O bir "reformisttir. Ancak O'nun reformculuğu kült haline gelen yanlışları Kur'an'a dönerek ıslah etme hareketidir.
Fazlurrahman çalışmaları incelenmeli ancak yapılması gereken O'nun da önüne geçerek yeni bir islami yapılanmayı tanzim edebilecek metodolojiyi ortaya koymaktır.

sosyal pisikoloji toplumu anlamada 'faydalı olurmu' umuduyla okumaya başladığım dallardan birisi...
Ancak, malesef diğer birçok alanda olduğu gibi ülkemizde sosyal bilimlere pekde fazlaca önem verilmemektedir. Bu durum da ister istemez meraklı araştırmacılar bu alanlara yöneldiklerinde 'kendi'mize ait kaynaklara yada araştırmalara ulaşamamaktadır.
Yani batı kaynaklı okuyoruz O gözlerle toplumumuza eğiliyoruz. Bir yerlerden başlamak gerek , öyle değilmi? Her nekadar bu kabil çalışmalar ülkemiz araştırmacıları için yegane kaynak olsalarda bizim olan bize ait olan bizim düşünümüzden neşet eden çalışmalar muaciliyet arz etmektedir.