E-Dergi

Serenad sonrası yazarımızın okuduğumuz ilk kitabı; kitabı bu kadar etkileyici kılan şeyin temel alınan hikaye olduğunu düşünüyordum lakin Huzursuzluk sonrası çok yanlış bir düşünce içerisinde olduğumu farkettim, yazarımızın cidden muazzam bir kalemi var.
Kitabımız Suriye' de çıkan iç karışıklık zamanlarında geçiyor ve o dönem doğuda geçen olayların iç yüzünü ayrıntıları ile gözler önüne seriyor.
Eserimizi temel alan hikaye çok etkileyici, yazarımızın dili akıcı; bir kurguyu temel alıyor lakin tarihsel gerçeklere dayanması sebebiyle - özellikle de Türkiye'mizin tarihini - okurlarına bu anlamda birçok şey katacağını garanti ederim.
Ezidiler hakkında bir kitap okumuş olsaydım onlar hakkında ancak bu kadarını öğrenebilirdim diyeceğim kadar çok şey öğretti bana Huzursuzluk. Paragrafıma halk arasında Yezidiler olarak bilinen kişileri doğru tabirle Ezidiler şeklinde ifade etmemi dahi yazarımıza borçluyum.
Okumanızı kesinlikle tavsiye ederim...

Arkadaşlarımızla birlikte yurt odamıza renk katmak için almıştık, çok güzel ve kullanışlı, birbiri ile örtüşen birçok fotoğraf olduğu için istediğiniz şekilde kolaj yaparak odanızı süsleyebilirsiniz.

Yazarımızı uzun süredir takip ediyorum, bu sebeple kitaplarını okumak istedim. Piyasada birçok takviye gıda bulunmakta ve günümüz şartlarında vücudumuzun ihtiyacı olan birçok vitamin, mineral gibi yapıtaşları için ideal değerlere ulaşamıyoruz. Yazarımız; beslenme alışkanlıklarımız ve yaşam stilimizde küçük dokunuşlar yaparak nasıl daha sağlıklı olabileceğimizden tutun; büyük önem taşıyan parametreleri farklı başlıklar altında toplamış ve bunları doğal yollarla nasıl temin edebileceğimizi, gerektiği takdirde piyasada bulunan hangi türlerde takviyeler kullanabileceğimizi bizlere sunmuş.
Faydalı bulduğum bir kitap, okumanızı tavsiye ederim.

İngilizcemi geliştirmek adına okudum, gerçekten faydası oldu, daha önce hiç duymadığım kelimelerle bu kitapta karşılaştım ve bu kelimelere metin içeriğinde sıkça yer verilmesi öğrenmeme fayda sağladı. Kitap sonunda yer alan sözlük ve soru cevap bölümlerinin de ayrıca faydalı bulduğumu belirtmek isterim. İngilizcenizi geliştirmek istiyorsanız okumanızı tavsiye ederim.

Kitabımızın ana karakteri genç yaşlarında, hayatını doyasıya yaşadığını düşünen; bu sebeple de artık hayatından zevk alacak bir şey kalmadığına inandığı için intihar etmek isteyen birisidir. Veronika'nın aşarısız bir intihar girişimi sonrası uyandığında duyduğu şey şudur "bir haftalık ömrünüz kaldı".
Başlarda pek umursamaz, sonuçta zaten ölmeyi amaçlamaktadır ama bu süreçte hayatında bazı değişiklikler olur ve bu süreçte bir şeyin farkına varmaya başlar; aslında bu vakte kadar hayatını doyasıya yaşamamıştır, istediği gibi yaşamamıştır, kısacası toplumun dayattığı sınırlar çerçevesinde yaşamak için hayatını sürdürmüştür. Sonunda hayattan ne istediğinin farkına varır, zevk alacağı ve bu zamana kadar hiç tecrübe etmediği şeyleri yapmak ister lakin artık bazı şeyler için çok geçtir çünkü 'bir haftalık ömrü kalmıştır'.
Yazarımız eserinde birçok şeyle birlikte hayatımızın değerini bilmemiz gerektiğini bizlere anlatmak istemiş. Okumanızı kesinlikle tavsiye ederim.