E-Dergi

Bazı kitaplar vardır, elinize yapışır, bir an önce bitsin de kurtulayım istersiniz. Bazıları da vardır ki hiç bitmesin, uzun uzun size o dünyayı anlatsın istersiniz. İşte Halaskar tam da ikinci bahsettiğim türden bir kitap. Sona yaklaştıkça keşke biraz daha olsa diye üzüldüğüm, bitirdiğim anda kendimi bir boşlukta bulduğum çok güzel bir roman oldu. Genelde bilim kurgu okumam, bana çok hayal gibi gelir. Ama bu kitapta alt metinde anlatılmak istenenler kahraman Serkan'ın ağzından öyle güzel dökülüyor ki yalnızca bir bilim kurgu olarak değil, günümüz dünyasına tokat gibi birçok eleştiri içeriyor. En çok beğendiğim şey de o göklerden gelip dünyamızı işgal edecek uzaylı hikayelerinin tam tersi bir durum olması. Kitabı bir buçuk yıldır birçok arkadaşımdan duyup zam gelmesini beklemiş gibi bir anda fiyatı bu kadar artınca almam da ayrı bir konu. Pegasus'un fiyat politikasına buradan selam olsun. Ama değdi mi? Kesinlikle!

Aslında işçi ve sömürü düzenininhiçbir zaman değişmeyeceğini düşünüp canınızın biraz daha sıkılacağı bir eser Denizin Kanı. Bir zamanların sünger ağaları şimdinin maden patronlarına dönüşmüş o kadar. Ya da iş insanlarına. Tarık Dursun'un anlatımı çok küçük yaşlardan beri beni büyülemiştir. Tekrar basımını gördüğüm anda çok mutlu oldum. İthali Yayınlarına teşekkürler!