E-Dergi

Kitabı beklediğim gibi bulamadım. Açıkçası bana zaman kaybettirdiğini ve özellikle de erkek okuyuculara hitap etmediğini düşünüyorum. Aynı düşünceler farklı farklı cümleciklerle sayfalara yerleştirildiğini, 3-4 günlük olayları uzun bir zamana yayıldığını ve bana bilgi, tecrübe, heyecan dolu bir his uyandırmadığını söylemek istiyorum. Başlamışken yarım bırakmak istemediğim içinde sıkıcı da olsa kitabı bitirdim.

öfff diyorum. bu zamana kadar okuduğum en berbat kitaptı. Kitap dönüp dolaşıp, hep üç aşamadan geçiyor. İlk önce Kasabadaki olayı anlatıyor. sonra tanrı ile konuşmalarını, tanrıya dair eleştirilerini söylüyor, daha sonrada cinselliğe vuruyor. Baktığı her yerde, kadında kızda kasabada hep cinsellik akıyor yazdıklarından. Ben beğenmedim. Çok sayfalı olduğuna aldanmayın. dönmüş dolaşmış aynı şeyleri yazmış. bir bölümünde Kamile hanımla, diğer bölümünde Zuhalle, öbür bölümünde Sümbülle yatmış kalkmış. Temizlikçisi Hamiyete sıra gelmemiş. yazık...Aldığıma alacağıma pişman oldum. Bu kitabı arkadaşlarıma nasıl öneririm. Kitaplığıma bile koymam. Çok yazık. Tavsiyede etmem.

Ah Raif bey ah. Şuan öyle kızıyorum ki size nasıl bu kadar sessiz, hayattan kopmuş, insanlardan uzak yaşayabildiniz. Hatta yaşamadınız bile.. Hiç mi hırs olmaz insanda hiç mi başarmak azmi olmaz... Bu kadar duygusal kapanık olunacak ne vardı.. İçimde sana hem acıma hem öfke hem hayranlık var. Karmakarışık işte... Kitabı okuyup bitirdim ve kapağını kapatır kapatmaz beni öyle derin düşüncelere daldırdı ve hüzne saldı ki anlatamam. Bir insanın her şeyi olabilir ama hiç birşeyi yokmuş gibi yaşayabilir. En güzel örneği Raif efendi. Büyük bir "Ah" ve "Of" çekiyorum ve okuyun diyorum. Tek kelimeyle muhteşemdi. Çok etkilendim.

Sadece Lisbeth Salander olayını anlatmıyor. Hikaye içinde hikaye, aksiyon, merak, serüven, cinsellik ne ararsanız var. Ortaya karışık denir ya o türden. Beni en çok meraklandıran Erika Berger'e gelen o maillerin kimin gönderdiğiydi. Güzel akıcı bir kitaptı. İlk 100 sayfasına gelmeden yorum yapıp "çok karışık" deyip elinizden bırakmayın. Sonraki sayfaları uçarcasına okuyacağınıza eminim. evet, kitapta çok fazla isimler geçiyor ama kim kimdi bu neydi deyip takılmadan okuyun. Zaten yazar belli yerlerde sanki unutulmasın, karıştırılmasın diye kısa kısa özet gibi tekrar geçmiş. eğer Millenium 4 çıksaydı onuda okurdum.

Aman Allah'ım yok böyle bir kitap. beni her hücreme kadar etkileyen mükemmel bir kitap derim. tesadüfen aldığım ama sonra iyi ki de almışım dediğim bir kitap. okurken hiç pişman olmadım.içimdeki o aşk kırıntılarını tekrar canlandırdı. Sönmüş olan duygularımı uyandırdı. Şu an beni, aşka doymuş ulaşmış ama elinden garip bir şekilde alınmış sarhoşa döndürdü. Bu ihanet, aldatma değil sadece evlilikte unutulan bitmiş duyguları başka bir kadında on katı yaşamak ama bu, o kadının kollarında uyanmak değil aynı zamanda aşkıda yaşamak. Alın bu kitabı başkada bir şey demem.