E-Dergi

Bilinmeyen bir ada uğruna kralı bile ayağına getirtebilen hayal etmeden, umut etmeden yola çıkılamayacağını anlatan süper kısa öykü.

Farklı bir perspektiften pencere açan bir kitap. Ara ara yazara itiraz edebileceğiniz gibi "A evet hiç bu açıdan düşünmemiştim." diyebileceginiz, merak uyandıran, üzerine durup farkında olmadıklarımıza fark yaratan metinler.
Ben en çok kitapta Gündüz Vassaf ın ismiyle zıt ama bir o kadar harika denemesi 'Geceye Övgü' yü sevdim.

Kitabı okurken bende hep o yaşlı balıkçıyla sanki o mücadeleyi verdim, istedim ki hikaye biraz daha sürsün bende metnin içinde kalmaya devam edeyim. Vazgeçmemek adına yazılmış muntazam bir kısa öykü.

"Hikayemiz tek bir hikaye. Bütün romanlar, bütün şiirler, içimizdeki hiç bitmeyen iyi-kötü çekişmesi temeli üzerine kuruludurlar. Ayrıca bana öyle geliyor ki, kötülük hiç durmadan yeniden canlanıyor; oysa iyilik, erdem ölümsüzdür. Kötülüğün hep yeni, taptaze bir çehresi vardır, oysa erdem dünyada hiçbir şeyin olamayacağı kadar köklü ve saygındır."

Kitaptan çok küçük bir parça olsa da metnin en kısa özeti gibi muntazam bir detay bu paragraf.

Cercas in ilk novelası benim de yazarla tanışma kitabım. Eğer ters köşe olmayı seviyorsanız bu kitaba şans verin derim. Saplantı kelimesini hakkını veren üst kurgu türünden bu eseri okuduktan sonra yazarın diğer kitaplarına da keşfe çıkabilirsiniz.