E-Dergi

yazılı olan türk tarihinin başlangıcı olarak anılan (ki ben türkün tarihinin daha eskilere kadar araştırılması ve onların da artık tarih kitaplarındaki hakettikleri yeri almasını istiyorum) büyük hun devletinin ikinci ve en parlak döneminin hanı metehan hakkında yazılmış bu kitapta metehanın kurduğu onlu sistemde; salık karakterinin her rütbedeki durumu gözler önüne serilerek orduda her rütbede davranışın nasıl olması gerektiği çok güzel bir şekilde anlatılmıştır..bu orduyu kurarken ki fedakarlıkları da azımsanmayacak kadar acı ve kanlıdır da.....ama mutlak sadakat için bunlar gereklidir ve gereken yapılmıştır....

insan hayatındaki davranışlar tamamen içgüdüseldir bana göre....bazılarının yanlış olduğunu bilmesine rağmen yapmaktan kendini alıkoyamaz.....bazılarının ise yanlış olduğunu hiç bilmez......yanlış olduğunun farkında olmadığımız davranışların yanlış olduğunu öğrenmek için okunması gereken bir kitap.....ama açıkçası dediğim gibi insan davranışları bana göre içgüdüseldir bu kitapta yazılanları uygulamak için insanın kendisini konsantrasyon olarak belli bir süreliğine(bunları alışkanlık haline getirene kadar) zorlaması gerekmektedir diye düşünüyorum....... ayrıca bu kitabın yazarı Nihat Aytürk'e de tecrübelerini bizlerle paylaştığı için buradan şükranlarımı sunuyorum....

türk tarihinde sadece adı bilinen fakat türk tarihini okurken daha doğrusu okullarda tarih bize anlatılırken alper tunga ve onun büyütüp genişlettiği devlet neden bizlere anlatılmaz.....yoksa böyle bir kahraman veyahut böyle bir devlet yok mudur....eğer varsa neden anlatılmaz...neden tarih kitaplarında geçmez.....gibi vesaire sorular sorulabilir.....açıkçası bu ve bunun gibi kitapları okuduktan sonra tarihçilerimize kızıyorum....neden türkün tarihini 2000 sene ile sınırlarlar.....

Şimdiye kadar okuduğum kitapar arasında beni bu kadar merak içerisinde bırakan bir kitap daha hatırlamıyorum. Kitabı ne zaman elimden bıraksam dizi tutkunlarının bira dahaki bölüm ne olacak acaba der gibi bende kitabın devamında ne olacak acaba diye merak etmekten kendimi alamıyorum. Kitabın bu sürecinin yanında eski orta asya türk örf, adet ve inanış biçimlerini bize apaçık anlatan ve bu nedenlerden dolayı her türkün bu örf adetlerin neler olduğunu görmesi ve en azından bilmesi için mutlaka okuması gereken bir kitap diye düşünüyorum… Kısacası şiddetle tavsiye ediyorum.

Açıkçası hayalkırıklığına uğradım diyebilirim. Kitabı okumama rağmen kitaba ismini veren soru olan ‘’neden yakıldı’’ sorusunu hala sorabiliyorsam yazar kusura bakmasın ama bu kitabı okumaya gerek yokmuş diyebilirim.