E-Dergi

invan hareketinin önemli isimlerinden biri olan hasan el hudaybi haraketin büyüyp gelişmesi ve dünyaya yayılması ile farklı görüşlerin ortaya çıkmasıyla ihvan hareketini tek parça tutmanın zorlanıldığı dönem de özellikle seyyid kutup rahimeullah sonrasında ihvan içerisinde çağdaş cahiliye toplumu olarak gördükleri beşeri sistemleri ve bu sisteme razı olarak yasayan insanları tekfir etmeye yönelen bir hareket doğdu. iste bu eserde el hudaybi bu harekete cevap niteliğinde davetçiyiz yargılayıcı değil diyerek nasih niteliğinde eseri yazmıştır. ve ihvan mensuplarını bu düşünceden uzak tutmaya çalışmıştır.

tüm dinlerin aslında en büyük sorunlarından birisi farklı anlayış ve bu anlayışlar sonucu ortaya çıkan yeni dini akımlar yani mezhepler. bu ayrımlar genel olarak fıkhi itikadi olarak görülmekle birlikte asıllarına baktığımızda siyasi bir temele dayanan fikirsel ayrılıkların dini ve itikadi temellere dayandırılmasına evrilmiştir. bu ise zamanla ümmetin parçalanmasına ve hatta savaş ve çatışmasına kadar uzanmıştır.
işte bu mezhepsel ayrılıkların temelinde yatan etkenlerin detaylı olarak gerekçelerinin ele alındığı bir çalışma olmuş tebrikler.

Modernist islam'ın ideologlarından olan önemli düşünür Fazlur Rahman'ın islam nedir sorusuna kendi bakış açısı ve ortaya koyduğu islam anlayışı ile cevap vererek kaleme aldığı ve anlattığı kitabında modern dünyada islamı modern dünya ile barıştırma ve uyum sağlama gayreti içerisine girmiş islamın modern dünyayla büyük sorunlar yaşadığını fakat bunların modern dünyaya uyum sağlayarak çözülebileceği fikrini savunmuş...

evet bulunduğumuz halimizi beğenmiyoruz. ve rahatsızız. kendimiz değiliz. ne olduğumuzu ve nereye gideceğimizi tam olarak netleştirememiş olmanın sancılarını yaşıyoruz. kimileri bu sancılara reçeteler yazıyorlar. kimisi milli köklere kimisi dini köklere kimisi ise ortak bölgesel geleneklere dönüş reçeteleri yazıyor. evet öze dönüş... fakat hangi öz? hangisi bizim özümüz? türkler olarak mesela orta asya step kültürü ve inancı mı? iranlılar pers kültürü ve mecusilik mi? kürtler zerdüştlül mü? yani hangi öz? işte bu sorunun cevabı niteliğğnde sosyolojik ve tarihsel bir çerçevede verilmiş güzel cevaplar ve fikirler ile oluşmuş güzel bir kitap. iyi okumalar

şehirler medeniyetleri doğurabildiği gibi bezen de medeniyetler şehirler kurmuştur. bazen bir şehir birden çok medeniyete beşik olmuş bazen ise bir dönemden sonra ve kişiden sonra cazibesini yitirmiştir. insanlığın medeniyetinin tarihine şehirlerin tarihi desek yeridir. medeniyetler tarihini okumak isteyen o medeniyetin kurulduğu/kurduğu şehirleri incelemeden doğru bir okuma yapmış olmaz. işte bu eserin başta İslam medeniyeti olmak üzere kadim ve çağdaş medenitler ile şehirlerin ilişkini görmek açısından güzel bir eser