E-Dergi

Grange bu kez Orta Amerika ülkelerini yermiş merak ediyorum acaba yazdığı bir kitapta fransa kadar güzel başka bir ülkeden bahsedebilecek mi? Kitap yine birden bire grotesk bir cinayet tasviri ile açılıyor, artık Grange klasiği olan soru işaretleri ve bunalım içindeki kahramanın kişisel buhranları ile sona yaklaşıyor, tabiki kahramanımız Fransızların sahip olduğu "istediği ülkeye elini kolunu sallayarak girebilir" ilkesine dayanarak Nikaragua'ya gider ve konuyla en az ilgisi olan kişi katil olur. Sıradan bir Garange hikayesi yine heycanlı bir kaç saat adına okunabilir.

Bir roman nasıl olur harika bir örnek, her sayfasından keyf aldım, bir film gibi akıyor zihninizde, mutlaka okunmalı. Sadece denizler değil biyoloji hakkında da bir şeyler öğreneceksiniz, Resif kitaba bu eseri kazandırdığı için çok teşekkürler.

Birden bire başlıyor ümitleniyorsunuz saonrası ise karmaşa heyecanı düşük sürükleyicilik zayıf hele bir tekkede geçen derviş ve müritlerinin konuşmaları o kadar uzun ve araya o kadar gereksiz anlatım sokulmuş ki bitmesi için kalan sayfalara bakıp duruyorsunuz. Kayıp sandık yusufun kılıcı gibi konuları anlatmasına rağmen pek bir bilgide yok, konunun meraklıları okuyabilir.

İlki kadar güzel ve sürükleyici, odd bu sefer kendi peşine düşen bir kadından kurtulmaya çalışıyor, fantastik öğeler fazla değil fakat anlatım o kadar akıcı ki Koontz bu konularda artık edebi değeri olan eserler çıkarabiliyor. Mutlaka alınıp okunmalı iki günde bitireceksiniz.

Soner Yalçın Kitabın adını çok satsın diye yazdıktan sonra koymuş sayfa sayısı az oluncada ordan burdan araştırdıklarını kitaba koymuş. Soner Yalçın'ın belkide en zayıf kitaplarından biri yeteri kadar doyurucu değil, yer yer ikili konuşma tarzında geçiyor sayfaların bazısını hızla geçerken çoğunluk ağır aksak gidiyor, genel bir sohbet kitabı olarak iyi sayılır. Bay Piponun hatırına okunur