E-Dergi

Kitapta, her yıl en az 150 bin çocuğun uğradığı cinsel istismar ve tüm detayları incelenmiş. Uzman psikologlar ve pedagogların görüşlerinin alındığı kitapta, ülkemizle ilgili çarpıcı gerçeklere de ışık tutuluyor. Cinsel istismara uğrayanların yüzde 70'inin 11 yaşın altındaki çocuklar ve bunlardan yüzde 60'ının ise kız çocuğu olduğuna vurgu yapılırken, ensest olguların ise yüzde 5'inin ancak adli makamlara yansıdığı gerçeği bilgisi yer almış.
Yazar Kübra Teke-Bayram Şahin'in uzun araştırmalar ve yaklaşık 2 yıllık bir çaba ve emeğin sonucunda ele aldıkları "Kanayan Ruhlar" kitabı, çarpıcı gerçekleri de gün yüzüne çıkarıyor. Bugüne kadar konunun bu kadar detaylı ve çeşitli yönleriyle ele alınmadığı belirtilirken, cinsel istismarların önüne geçilmesi için toplumun her kesiminde ve özellikle anne-baba, öğretmen, arkadaş vb görevler düştüğüne inandıklarını söyleyen Yazar Teke ve Şahin, bu konuda da basına önemli görevler düştüğünü de kitaplarında belirtmişler.

Konu ile ilgili az çok bir şeyler okumuş herkes tarafından yazılabilecek basit bir kitap. Yol göstermiyor yalnızca bildiklerinizi pekiştiriyor. Okumasam da olurdu.

Mektup bana, size, tüm insanlığa yazılmış bir açık mektup niteliğinde. Anne olmak... Dünyada üstüne en çok anlam yüklenen olgu. Bir kadın içgüdüsel olarak mı anne olur? Anne olmak kadının kadınlığından bir şeyler alır mı? Peki baba olmak erkeğin erkekliğine bir şey katar mı? Hayatını çocuğu için yaşamayan kadın kötü bir kadın mıdır? Küçücük bir bebek annesinin bireyselliğini onun elinden nasıl olur da alır? Yaşamın anlamını, adaleti, özgürlüğü, cinsiyet eşitsizliğini, kürtajı, yaşam hakkını sorguluyor ve sizi de sorgulamaya davet ediyor. Bir mektubunuz var. Bu mektubu doğmamış bir çocuk okuyamaz. Mektup, sizlerin onu okumasını bekliyor. İnsanı tehlikeli sorular sormaya sürükleyen ve cevaplarını aratan şiddetle tavsiye ettiğim bir kitap.

Dünyanın en asil, en kendine özgü varlığı ile aynı mekanı paylaşmak; onun hayatına saygı göstermek, davranışlarını ve alışkanlıklarını öğrenmek; dünyanın en olmazsa olmaz varlığı, Tanrı hediyesi yaratığı ile birlikte ortak bir yaşamı kucaklamak bir insanla beraber yaşamaya benzer deneyimler kazandırır kişiye. Çünkü onun da aslen kendine ait ama aynı zamanda sizinle paylaştığı bir hayatı, dertleri, tasaları, mutlulukları, heyecanları vardır. Kedi sahibi insanların asosyal, içine kapanık vs. oldukları konusundaki saptama yanlıştır aksine, kedilerle yaşamak kişiyi paylaşıma ve hayata daha çok saygı duymaya yöneltir.

Eğlenceli. İnternette resim-video olarak çok örneği var ama elinizde olması eğlenceyi artırıyor. Fotoğrafların altında kedileri tanımlayan kısa etiketler var. Eğer yakınınızda kedi ya da kediler varsa gülümsemekten kendinizi alamayacaksınız.