E-Dergi

Hayatımda 17 günlük bir kapanma yaşayacağımı ve bu dönemde Orhan Pamuk’un karantinanın yaşandığı bir adayı anlattığı romanı okuyacağım aklıma gelir miydi hiç.Orhan Pamuk okumayı çok seviyorum.

Aynı türden olmanın aile demek olmadığını önemli olanın sevgi olduğunu masal tadında anlatan bir eser.

Uzun süredir beni bu kadar saran duygusal bir kitap olmamıştı.İlişkilerdeki empati yoksunluğunu,her şeyi yaptığını zannedip aslında karşı tarafa sadece kendini saf sevginin yeteceğini bilmemeyi ve en önemlisi benciliğin sonuçlarını anlatan bir baş yapıt.

Kitap bir ailenin dramını anlatsada ana karekter Fugui’nin yaşama olan inadını ve inancını bir solukta okuyorsunuz.Kitapta geçen “İnsanların unutmaması gereken dört kural vardır:Yanlış söz söyleme,yanlış yatakta uyuma,yanlış eşikten girme,elini yanlış cebe atma.”sözü ise muhteşemdi.

Gazi Mustafa Kemal’in sofrasında yer almış dönemin önemli gazetecilerinden olan Falih Rıfkı Atay’ın bu eserinde dönemi ve Ata’mızı çok detaylı bir şekilde okuyoruz.Bir öğretmen olarak ders kitabı olması gerektiğini düşünüyorum.