E-Dergi

İnsanlar neden bu tür romanları okumaktan hoşlanıyor?
Ben dehşet içinde okudum, bir kaç kez vazgeçtim,
ancak Gange ' nin nereye kadar gidebileceğini merak ettim.
O da yazarken, Dehşetin üst sınırını mı bulmaya çalışıyor?
Sürekli artan gerilim.
Bir romanın içinde üç ana gerilim konusu ve onları destekleyen daha
'ufak tefek 'diyebileceğim korkunç cinayetler.
İki zavallı baba...
Organ nakli...
Leyleklerin taşıdıkları... kitabın en güzel kısmı.
Sonra her gün gazetelerde gerçek öyküler....
Grange'den okuduğum ilk ve son kitap.

Fena değil doğru cümle sanırım. Kitaba başladığımda ucuz bir polisiye gibi geldi. Hatta o kadar amatör buldum ki, nasıl liste başı olduğuna şaştım. Aynı zamanda üzüldüm. Sabredip sonuna kadar okudum. İçinde ki tarih vurgusunu, İstanbul'un geçmişini didik didik etmesini beğendim. Yaratıcılığın yanında bilgi içinde emek harcandığını düşünüp bitirdim kitabı. Fena değil

Son zamanlarda okuduğum en mükemmel Türk romanı...80 sonrası doğan bir kuşak için yakın çağın toplumsal yaşam bazında bilinmeyenlerini, bilinip de tabulaştırılan olguları, çarpıklıkları kısacası her şeyi gözler önüne seriyor.
Tek bir karakter üstünde yoğunlaşsa da ondan bir ibaret olmayan çok renkli bir kurgusu var.

Günümüzün tersine dünyası özetle ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi...

Beklentilerimin altında kaldı. Ön sözü ve açıklaması oldukça afili olmasına rağmen içerik hakkında pek olumlu yorumlarda bulunamayacağım. İnsanları kısa süreli etkisi altına alan fakat kalıcı yapılanmalar oluşturmayan kişisel gelişim kitaplarından pek farkı olduğunu düşünmüyorum.