Toplam yorum: 3.078.622
Bu ayki yorum: 5.500

E-Dergi

Uğur DUZLA Tarafından Yapılan Yorumlar

14.05.2009

David Baldacci'den en az Mutlak Güç kadar güzel hatta içinde duygusallıkta olan mükemmel bir romandır Gözaltı.Romanın sonlarına kadar neyin ne olduğununda en ufak bir fikrimiz olmadan merak içinde okutuyor kitap kendini.Kurgu yeterli seviyede hatta yeterli seviyeninde üstünde sağlam olmakla beraber karekter betimlemeleri ve romanın gidişatı gerçektende çok iyi,sürekli yazar kitapta bizi şaşırtıyor ama bu şaşırtmalar "yok artık bu kadar olmaz,bu ne şaçmalık"tarzında değil gayet mantıklı şekilde. yazar kurguya hakimdir. tavsiye ediyorum. çok zevk alacaksınız ama tabiki tarzı sevenler.
14.05.2009

Gelmiş geçmiş en büyük II. Dünya Savaşı yazarı olarak bilinen Higgins'in Dünya Savaşı konularının dışında olan yine her zamanki bir gecede maceraya dalınıp okunup bitirilebilecek güzellikte bir roman. Gece Uçuşu nu okumanızı tavsiye ederim.
14.05.2009

Circhton'dan yine mükemmel denilebilecek bir başyapıt. ama bu sefer Crichton'ın yazdığı bir roman değil sadece geçmişten günümüze gelen bir destanı.yani gerçek bir olayı roman tadında kaleme almıştır.hatta Crichton bu yolcukluk ile üniversite yıllarında ilgilenmeye başlamıştır.13.Savaşçı diğer Crichton romanlarının aksine tekno gerilim tarzında değil.çok eski zamanlarda hatta mistik çağlardada geçen Ahmetİbn-iFadlan'ın destansı yolculuğunu anlatır. mistik diyorum çünkü o zamanlarki insanların neyin ne olduğunu bilmediklerinden kendilerince yürüttüğü fikirlere dayanarak söylüyorum.Kitabın başrolünde Antonio Banderas'ın oynadığı güzel bir sinema filminede uyarlanmıştır.bu destansı yolculuğu Michael Crichton'ın sihirli kaleminden ve yorumlarıyla okumaktan büyük zevk alacağınızı düşünüyorum.
14.05.2009

Jason Bourne,Harry Bosch ve John Corey okuduğum yazarların unutulmaz ve en çok beğendiğim sevdiğim roman karekterleridir. üçüde birbirinden deli dolu birbirinden zevkle okuturlar kendilerini ama Bourne içlerinde biraz daha farklıdır. farkıda acınacak hali vardır çünkü. nedeni ise ailesi ile olan büyük yaşama isteği ama hiçbir zaman da rahatça yaşayabilmesi için ne teşkilatı CIA tarafından rahat bırakılmıştır ne Asya taraflarında çıkan liderler tarafından rahat bırakılmıştır. nede yazarımız Lustbader tarafından rahat bırakılmıştır.Bourne Ludlum tarafından kaleme alınmış mükemmel karekterdir. rahmetli yazarımız(ALLAH rahmet eylesin)Ludlum hayata gözlerini yumduktan sonra vasiyeti üzerine en yakın arkadaşı tarafından kaleme alınmıştır ama tahminim serinin bu şekilde gideceğini Ludlum'da tahmin etmezdi.Romanda Ludlum romanlarının aksine dini objeler var hatta rahatsız edici şekilde öyle bir durumda varki dinimizden olan teröristlerin kan akıtarak kesici aletlerle yapılan sanki tarikatcasına olan şaçmalık törenler var. her ne hikmetse,tamam bu zamana kadar çoğu Amerikan yazarlarının romanlarında İslam dininden teröristler olur ama hiçbir şekilde dinimize saçmaca konular atıldığını görmedim. bu konudan etkilenmeyeyim konunun gidişatına bakayım dedim kitapta konuda sadece kovalamacayla doldurulmuş konu olarak hiçbirşey olmayan sayfalarla dolu kitaptı, herhalde filmlerinden çok etkilenmiş Lustbader hadi bunu da boşvereyim güzel bir şeklide kovalamaca okuyayım dedim. bu seferde Ludlum'un yazdığı hiçbir romanında görmediğim kadar Bourne çaresiz bir şekilde, izini yakalattırıyor. bir güzel dayayk yiyiyor. çaresizce kalıyor. öyle birde Ludlum'un yazdığı romanında David'e David Webb ismi kaldırılıp başka bir isim verilmemişmiydi. nasıl olurda David Webb ismi ile üniversitede çalışıyor anlamadım valla. haberlerdede Jason Bourne takma adıyla bilinen David Webb gibi cümleler geçiyor. nasıl oluyorda bu isimlerle çalışabiliyor hayret doğrusu. birde yaşlandı artık Bourne rahat bırak artık Bourne'u Lustbader. rahat bırakki eşi Married ile huzur içinde yaşasınlar. sırf Bourne saygısı ve tabiki Ludlum saygısına okuduğum bir romandı ama beğenemedim gerçekten. zaten Ludlum oluşturduysa başka biri devam ettiremez. çünkü canlandıran Ludlum zaten Lustbader'in yaptığı Bourne ve çevresinin ismini kullanmak sadece.
11.05.2009

Tüm kitapları ile kendini asla takip etmeyen hatta her kitabının konusu bambaşka olan hepsinde de Betsellere giren Crichton'ın yine diğer tüm romanları gibi muhteşem bir romanıdır Av.Crichton'ın tüm kitapları gibi bilim kurgu öğeleri üst seviyelerde ve verilen bilgiler ile okurken sanki gerçekmiş havası veriyor. özellikle birde Jack'in alışverişteki bebek bezi satırları çok zevkli ve Jack'in çocuklarının kavga satırlarıda hem çok eğlenceli hemde çok sevimli.Av tüm Crichton romanları gibi düşünmeden alınıp okunabilcek harika bir roman şiddetle tavsiye ederim. bu arada başka bir tavsiyemde Crichton'ın 1967 ve 1969 orjinal yayın tarihi ile ülkemizdede 1971 ve 1974 yıllarında yayımlanan "İki Beyinli Adam ve Uzay Mikrobu" adlı şaheserlerinin bulabilirseniz alıp okumanzı tavsiye ederim. özellikle Uzay Mikrobu harikanında harikası bir romandır ama bayağı bir sahaf sahaf gezmeniz lazım tabiki..