E-Dergi

tolstoyun gerçekten ölmeden önce müslüman olup olmadığı konusunda oldukça çok yorum yapıldı. O ister müslüman olmuş olsun ister olmamış olsun gerçekten Allah'a inanan biri ve bu konuda kendini çok sorgulayan biri. Bu fikri onun kitaplarını okuyan herkes kabul eder sanırım. Çünkü Tolstoy her konuda hayatın her alanında dinsel bir bakışla anlatıyor duygularını. ve kitabın her satırını okumak da ayrı bir keyif oluyor okuyucu için. tavsiye edilecek okunası bir kitap...

çocuğum okumaya başladığında ilk okutacağım kitaplardan biridir polyanna. Çünkü şu anda tv de hep vurdulu kırdılı çizgi filmler düşmanlık içeren intikamcı düşünceler içeren filmler izlemek zorunda kalıyor.Oysa Polyanna Tom Savyer Arı Maya daha bir çok çocuk kitabı çocuklara hep iyi doğruyu ve güzeli aşılıyor doğrusu da bu,,, tavsiye edilecek güzel bir klasik.

Evet yaşamak çok güzel ve can çok tatlı özellikle de öleceğinizi biliyorsanız ve hatta bundan kaçışınız yoksa. Siz bir idam muhkumuysanız yaşam ulaşılamaz ama çok tatlı meyva oluveriyor birden. Sokakta ki simitçiye bile özeniyorsunuz kürek çeken mahkumlara bile imreniyorsunuz. Lütfen yaşamımızın kıymetini bilelim. Onu kaybetmeden önce... yıllar önce okuduğum ama beni çok etkileyen bir kitaptı. kahramanın geçtiği yolların tasviri bile hala gözümün önünde... tavsiye ederim.

Dostoyevski nin anlatımını gerçekten çok beğendim. ruh tahlilleri biraz sıksa da anlatmak istediklerini çok rahat anlatabilen bir yazar. Öykü heyacanlı ilerliyor heran birşeyler öğrenmek için sabırsızlanıyorsunuz. Bir sır daha açığa çıkacak diye bekliyorsunuz. gizemli bir sır beklerken ortaya sadece aşık olunan ev sahibesinin aklı kaçık biri olduğunu öğrenmeniz bir şok yaratıyor ve kitabın bittiğine inanamıyorsunuz. Çünkü beklediğiniz gizemli son bu değildir,,, okunması gereken gerçek bir klasik...

Evet bu hayvan çiftliginde domuzlar kendilerini yönetici seçtiriyorlar. Başta kendilerini hoş gösteren domuzlar her geçen gün biraz daha fazla imtiyaza sahip oluyorlar. Duvarda yazılan kuralları gece gizlice değiştirip diğer çiftlik sahiplerini birbirlerine vurduruyorlar. Menfaatleri uğruna her kuralı kendi lehlerine degiştirerek Çiftlikte herkes eşittir bazılara daha çok eşittir kuralını yürürlüğe sokuyorlar. Diğer çiftlik sakinleri de ayakta uyuyorlar. En sonunda herşeyi anladıklarında ise iş işten çoktan geçmiş oluyor.
Kitabın taşlamaları zamanımıza uyarlanırsa oldukça ilginç sonuçlar çıkarılabilir doğrusu..