Toplam yorum: 3.086.295
Bu ayki yorum: 5.982

E-Dergi

Fatih Orhan Tarafından Yapılan Yorumlar

17.12.2017

Son günlerde okuduğum en faydalı,doyurucu tavsiye edebileceğim harika bir çalışma.Ahmet Turgut okucusunu hiç yanıtmadı,tebrik eder başarılarının devamını dilerim.Allah,kitaptan ayırmasın.
04.12.2017

Çok sıkı takipçisiyim hikayeli metinlerini daha çok seviyorum, bu tarz çalışmalar bence yazarlığa ilk adım atan yazar adayları için olabilir sanki biraz kolaya kaçılmış gibi.22 tane eseri olan bir yazarın neden böyle bir çalışma içerisine girdiğini merak ediyorum.Satırlarda yine yazarın yalın bir kullandığı,mesajların net olduğu ergen okuyucuların bolca kullanabileceği :) sözler mevcut.Yeni çalışmalarında başarılar diliyorum.
27.11.2017

Öngörü,yorum ve canlı yayınlarıyla öncesi ve sonrasıyla yakın uzak tarihi analiz edebilen ender bir insan çarpıcı olan ise yazarın tespitlerinin devlet kademelerinde yer alan insanlar tarafından bilinip bilinmediği.Serüven Fedailer 3 ile devam edecek tebrikler.
19.11.2017

“Teknolojinin önümüze serdiği sınırsız imkânları düşündüğümüzde, bugünün insanını yakalayabilmek için samimi ve bilgece bir üsluba ihtiyacımız var. Gençlerimizin artık eski, kalın kitapları karıştırıp kafa yoracak ne vakitleri var, ne de istekleri. İslâm’ın ilkelerini ve güzelliklerini, tahrif etmeden ama muhatabı taltif ederek sunmamız gerekiyor. Buna ‘din dilinin restorasyonu’ dememiz caiz olursa eğer, yapmamız gereken tam da bu.
Türkiye kamuoyunun yakından tanıdığı Nouman Ali Khan, çizmeye çalıştığım çerçeveyi gerçek anlamda dolduran bir isim. İslâm ve Kur’ân hakkındaki derin bilgisini keyifli ve bilgece bir üslupla dile getirip, bunu yaparken kendi hayatından aktardığı sıcak ve sıra dışı anekdotlarla okurunun ilgisini her an canlı tutabiliyor.
19.11.2017

Birden fazla duyguyu bir arada ama farklı bir bakış açısıyla anlatmayı başaran yazar, Akıl Tutulması romanıyla okuru âdeta bir bulmacanın içine davet ediyor.
Bağımsız karakterlerin kesişen yolları, aklın sınırlarını zorlayacak gerçekçi bir kurgu ve tahmin edilmesi mümkün olmayan bir final…
Gerçeğin peşinden gitmek hiç bu kadar sürükleyici olmamıştı.

Hayatın içinde insanlara kendini göstermeden sallanan adalet terazisi, görevini mükemmel şekilde yerine getirmeye devam ediyordu. Sebepleri göremediğimizde, adına tesadüf diyorduk. Oysa beynimiz, tüm bağlantıları görebilecek kadar gelişmiş değildi. İyiliğin ve kötülüğün savaşında hayat, kendi dengesini çoktan kurmuştu. Kesişen kaderler bile bir sonuca hizmet etmek için vardı. İnsana iyi niyetini de kötü niyetini de karşısında bekleyen bir ayna gibi geri veren, en zekilerimizin bile anlamlandıramadığı üstün bir güç. Belki de tesadüf dediğimiz şey, Tanrı’nın yeryüzündeki gizli kalma şekliydi.