E-Dergi

Orhan Pamuk' un romanlarında, biraz da Rus yazarların etkisi altında kalarak kullandığı dil hoşuma gidiyor. Siyasi bir roman olmasına karşın ben bu romanı daha çok kolay anlaşılabilirliği ve yer yer serpiştirilmiş zeka dolu cümleler içermesi yönünden zevkle okudum diyebilirim. Siyasi mesajlar ise kesinlikle bireysel tercihlerin doğruluğu veya yanlışlığına değil, devlet ve yönetim sistemine direk bir eleştiri niteliğinde. Okuyanların çok şey kazanacağına inandığım bir roman diyebilirim.

Kitap baştan sona bir solukta okunabilecek özelliklere sahip. Sürükleyiciliği ve diğer kitaplarda pek fazla rastlayamadığımız sıradışı içeriğiyle insanı şaşırtmasına rağmen, ben yazardan daha etkileyici bir son beklerdim. Klasik Türk filmlerinde gördüğümüz "kötüyü öldür bitsin" anlayışıyla yazılmış bir son olduğunu düşünüyorum.

Tam gerçek aşkı, hayatın anlamını buldum derken başınıza en kötü ne gelebilir ki? Tüm engelleri aşmaya hazır olduğunuz bu anda güzelliğiyle ve tavırlarıyla herkesi etkileyebilen bir kadın kabusunuz olabilir mi?

Gelmiş geçmiş en büyük rubai ustasının dörtlüklerini güzel çevirilerden okumanın verdiği hazzı; sıradan romanlarla, şiir kitaplarıyla elde edemez oldum artık...
İnsanın evrene,Tanrı' ya ve dine dair çelişkilerini, korkularını, dile getiremediklerini bir ustanın dörtlükleriyle hatırlayın.

"..bu homurdanmalardan kurtulmak istemez mi acep, hüznüne şöyle esaslıca gömülmek, umutsuzluğa dalıp boğulmak dilemez mi bu kadın? Sanırım elinden gelmez: Derdiyle kördüğüm olmuş." ...Kitaptaki bu satırları okuduktan sonra çaresizliklerimin verdiği ince hazı hisseder oldum içinmde.