E-Dergi

Genel olarak kitabı fena bulmadım. Her ne kadar yaşanan ilişkiyi tasvip etmesem de, gerçekten aşık olmayan birisi o sözleri yazamazdı... Özellikle bazı sözler oldukça etkiledi beni...

Kelebek Etkisi'ni andırdı bana...

Sil baştan bir hayat ve de yaşadığın tüm hayatları bilerek yaşanan bir hayat...

İnsan geçmişini ne kadar düzeltmeye çalışırsa çalışsın, yine insandır ve mutlaka hata yapacaktır... Acaba sonu nereye varacak diye düşünmeden edemiyor insan bu kitabı okurken...

Kitabı sevdim, sürükleyici...
Bu tarz kitapları okumayı seven kişiler için olağanüstü bir kurgu...

Yapılan yorumlara bakarak büyük beklentilerle elime aldım kitabı. Ama maalesef sonuç tam olmasa bile kısmi bir fiyaskoydu. Çok daha farklı şeyler bekliyordum sanırım. Anlatımı da beni hiç cezbetmedi bilemiyorum. Bir romandan ziyade bir gezi yazsı olmuş gibiydi...

Başladığım kitapları muhakkak bitirmeye çalışırım. Ama bu kitabı bitirirken gerçekten zorlandım.

"İskender Pala"... Bu sefer nasıl bir sürpriz hazırlamış acaba diye merak ederek aldım kitabı elime... Her bir satırını, acaba bir sonraki satırda neler var diye merak ederek okudum. Olayları bu kadar enfes bir üslupla anlatmak, ancak bir edebiyat ustasının işi olabilirdi. Sevgiyi, tutkuyu, devletler yönetmeyi muhteşem bir kurguyla anlatmış üstad.

Ne diyebilirim ki enfesti tek kelimeyle...

Yazar, divan edebiyatı ile tarihi bütünleştirmiş ve ortaya her zaman olduğu gibi muhteşem bir eser çıkarmış.

"Kişi seviyle varlığını, ama aşk ile hakikatini tanıyordu"... Böyle bir cümleyi kaç edeviyatçı kurabilirdi ki zaten...