E-Dergi

bu kitabı okuyunca kahretmemek elde değil. bize 1950'lerden beri eğitim sistemimiz vasıtasıyla enjekte edilen teslimiyetçilik, araştırma yapmamayı, yapılmış araştırmaları kabul etmemeyi ve verilenleri tamam bu doğrudur demeyi öğretti. ama bu kitapta konu alınan araştırmalar bugün dünya tarihini kökten değiştirip, baştan yazılmasını gerektiriyor ve bu programın yayınlandığı günden bugüne en ufak bir gelişme, gündem oluşmuyor. tüm gerçekler gibi buda sümen altına itiliyor. bugün türkiye üzerinde oynanan oyunların temelinde türklerin ve anadolunun tarihi üzerinde oynananlar başrolü çekiyor. ne olur kazım mirşan gibi turgay tüfekçi gibi araştırmacılarımıza sahip çıkalım.

yirminci yüzyılı tüm tarihi detaylarıyla ele alan bu kitaplarda Atatürk'ün tüm politikalarını, bu politikaları nasıl ve nelere karşı ürettiğini, kimlerle nasıl mücadele ettiğini ve nekadar doğru kararlar alarak uygulamaya geçtiğini, bu uygulamalar ve fikirlerin nasıl hala güncelliğini koruduğunu, emperyalizme ve yeni dünya düzenine karşı nasıl hazırlıklı olduğunu öğrenmek ve öğretmek istiyorsanız sizlere bu kitap kesinlikle okunmalıdır derim. yaklaşık bin sayfa olan ve akıcılığını hiç kaybetmeyen bu kitap bence yakın tarihimizin en önemli kitabı. kutluyorum.

hayatı, yaptıkları ve yaşadıklarıyla bir insan vatanına bu kadar sahip çıkabilir. bu insanı tanımak, tanıtmak ve fikirlerini anlatmak hepimize düşen bir görev. onun nrelerden nasıl geçip bugünlere geldiğini öğrenmek isteyenlere tavsiye olunur. ayrıca www.sinanoglu.net tede ona ve fikirlerine gönül vermiş vatansever insanların çalışmalarına ulaşabileceğinizi duyurmak isterim.

yazılı ve görsel medyanın çok büyük bir kısmında AB'ye karşı düşünce hemen hiçbir platformda kabul edilmez bir tabu gibi karşımıza çıkarılmaktadır. ancak bu fikirleri savunan politikacı, yazar ve düşünürlerin(?) gerçekte neler düşündüklerini, kimlere hizmet ettiklerini öğrenmek ve onların yaşadıkları çelişkileri görmek bu kitabı okumakla mümkün olacak kanısındayım. İnönü'den, Menderes'ten Ecevit'e ve Mesut Yılmaz'a kadar siyaset sahnemizden inmeyen teslimiyetçiliği açık ve akıcı bir dille, delillerle ortaya koyan bu kitap bence bugün ortaöğretimden üniversiteye kadar tüm okullarda okutulması gereken bir kitap. yazarı ve emeği geçen tüm insanları kutluyorum.

bu kitap sinanoğlu'nun son bir ay içinde okuduğum üçüncü kitabı. hepside aşağı yukarı aynı uslupla kaleme alınmış ve söyleşilerden derlendiği içinde çoğu kezde tekrarlardan biraraya gelmiş izlenimi veriyor.ancak bence önemli olan bu tekrarların çok çok daha fazla tekrar edilebilmesi. çünkü problem sayın sinanoğlu'nun bu tekrar ettiklerinin anlaşılıp uygulanabilmesinde gizli. 68 yaşına gelmiş, dünyada bir insan ömründe yapılabileceklerin çok fazlasını yapmış bir insanın bu davaya gönlünü koyup yılmadan, usanmadan mücadele etmesi, önerilerde bulunması ve uyuyan türk gençliğini uyandırmaya çalışması beni çok etkiledi. bu etkiyle dilime, kültürüme, dinime, tarihi miraslarıma, en önemlisi vatanıma sahip çıkmaya ve bunlar üzerinde oynananan oyunlara karşı durmaya, çevremdeki insanlara içinde bulundukları yanlış veya eksikleri anlatmaya başladım.sayın sinanoğlu'nun bilincini nekadar çok insana ulaştırabilirsek geleceğimizi okadar garanti altına alabiliriz diye düşünüyorum. diğer kitapları gibi bu kitabınıda lütfen okuyun ve arkadaşlarınıza okutun.