E-Dergi

Romandan beklentiniz benim gibi maceranın doruklarında dolaşırken bir şeyler de öğrenmekse yanlış adrestesiniz. Kitap kuru kurgudan başka birşey değil. Kendince siyasi mesajlar da vermeye çalışmış ama şık düşmemiş. Ayrıca rakıdan çay gibi bahsetmesi ve sanki her bir araya gelen insan rakıdan başka bir şey içmez tablosunun oluşturulması hoş değil. "İstanbul hatırası" nın tadını aradım ama küçük bir aroması bile mevcut değil. Sanki kitap yazmak için yazılmış. Yani özetle beğenmedim.

Tarihi roman sevenlere tavsiye ederim. Çok güzel.

Tarihi, aşkla, romantizmle ve müthiş bir kurguyla tezyin edip sunuyor okuyucuya. Hele bir de o emsalsiz üslup olunca o kitabı okumaktan başka bir çare kalmıyor. Evet İ.PALA ve Efsane'den bahsediyorum. Gerçekten edebiyat dünyasında efsane olabilecek evsafta bir kitap. ALIN VE OKUYUN.

Bir kitabın bir günde nasıl okunacağının deneyini yapmak istiyorsanız Bozkurtları alın ve görün. Yalnız kitaba başlarken bütün acil işlerinizi bitirin; zira kitaba başladıktan sonra bırakmak mümkün olmuyor.

Bence Alamut'u bizim yazarların o zamanı bir bütün olarak ele alan kitaplarından okuyup öğrenmek lazım. Yani Nizamülmük, Selçuklu, Moğollar ve Hasan Sabbah...Bu dört kavramın arıntısıyla anlatıldığı kitaplar. Aklıma bir örnek gelmiyor ama. Bence Alamut yerine söylediğim nitelikte bir kitap okuyun. Ayrıca bunu da söylemeden geçemeyeceğim Kitap Hasan Sabbah üzerine kurulu olsa da Nizamülmülk gibi büyük bir dimağın ikinci planda kalmasını; bir vezir olmasına rağmen neredeyse dönemindeki selçuklu sultanlarından bile daha öne çıkmış bu müthiş insanın ikinci planda olmasını kabullenemedim. Son olarak kitapta yaradılış gerçeğiyle ilgili bir kısım sapıklıklar sözkonusu bilginize.